Recent Posts

Pages: [1] 2 3 ... 10
1
Konuşmamda bazı takıntılar kekeleme gibi şeyler olabilir.

Aile genlerinden gelen bir eksi özelliğim. Ayrıca uzun zamanlı asosyalliğinde etkiside olabilir. Bunları kafaya takmazsanız iyi seyirler.

NOT: Ek açıklamaları açık yapın.


http://www.youtube.com/watch?v=WOeZoO95fbs










2
Olmaz Böyle Şey | Son Sezon / Olmaz Böyle Şey | Olmaz Demiştik | FİNAL 2
« Last post by yazaradam1 on February 15, 2014, 12:02:50 pm »


Sayfa yetmediği için tamamını yayınlayamadık, bu final bölümünün devamıdır.

_________________________________________________________

.
.
.
.



- Ve sinema ödüllerinin dağıtıldığı salonda kopan alkış .. Ardından sunucu sahneye çıkar. 



- Evet Saygı değer konuklarımız az önce adayları gördük ve bakalım Ödül.. hangi filme gidiyor?

.
.


- Yılın en iyi komedi filmi ödülü tabikide Olmaz Böyle Şey'e ..


(Hine alkışlar ..Ve filmin senaristi Erkan Sahneye gelip Ödülünü alıyor,elinde kağıdı sunucuya verip okumasını işaret

ediyor.

(Küçük ve gözlüklü, ayrıca zeki mi zeki bir çocuk kendisi)



 
- Evet birde galiba kağıtta yazılanları okumamı mı istedi. Okuyorum..
.
.
.

- Öncellikle sizin gibi sonradan görme varoş insanlar... (öhöm öhöm) değerli demek istemiş heralde şakacı. Sizin gibi

değerli insanların hor görüceği insanların hayatını konu alan bir filmdi. Aslında bu onların hayatı değilde, benim 

televizyonda gördüğüm dizilerin,izlediğim sinema filmlerini hatta okuduğum kitapların içinde yer alan ama kahraman

olamayan, onların her durumda  eğlendiği arada çok azda olsa üzüldükleri bir hayal gibi bir şeydi. Tamamen benim

kurgum.


-İnşaat işçileri. Bir kaçınızın amele damgasını vurucağınızı biliyorum. 


-1 Kaç yıl önce evimizin karşısında bir inşaat yapılıyordu. Kendimden bahsedicek olursam  dışarı çıkmayı sevmem.

Genellikle camdan dışarıyı seyrederim. Bu yüzden hiç arkadaşım yok ya. Zaten olsada bir süre sonra benden sıkılıp

gelmiyorlardı. internetten konuştuğum 1 kişi hariç. Onunla gece gündüz demeden konuşurduk ki.. Daha sonra ondanda haber

olamaz oldum.


-Hergün gözüme çarpan bu insanları daha yakından görmek için inşaata gitmeye karar verdim. Gözüme takılan 3 arkadaş

vardı. Onların yanına gidip öylece izledim. Onlar beni tanıdı,her ne kadar ben onları tanımasamda.. Bayada

konuşkanlardı.

======================================


(Geçmiş )


A: Aha baksana şuna. karşıdaki Zeki abinin çoçuğu değil mi ya? Hani şu pilot olan

E: Aynen ya. Adam adı gibi çok zeki koskoca uçağı kaldırıyor falan..

A: Bizde kaç kilo tuğlaları çimento torbalarını kaldırıyoz. 1 günde hemde, asıl yetenek bizde olum.

E: hadi lan ordan..
.
.
.

E:Bak benim babam aklıma geldi şimdi..

A: Neden oda mı Pilot muydu ?

E: Ne?

A: Çok mu içerdi ?

E: Yoo

A: Zengin miydi yoksa?

E: He zengindi bende hobi olarak takılıyorum burda..Allahım ya, hiç unutmam bi kere ilkokuldayız. Herkes kendini

tanıtıyor. Anne babanın ne iş yaptığı falan.. Sıra bana geldiğinde ne diyiceğimi şaşırmıştım. Anne ev tanımı tamam.  Ya babam? İşsiz diyemedim , babam mühendis demiştim. Halbuki benim gibi inşaatta çalışmış, işsiz bir adamdı o zamanlar.


A: Hadi be.

E: Öyle.


A: Sen ama aile yönünden hine şanslısın bak bana! Benim annem bile olmadı hiç. Böyle zengin olsaydıda beni kurtarsaydı burdan keşke.

E: Tabi tabi sen daha çok beklersin. Bu hayat kim kimi kurtarmış? Hadi az laf çok iş.
.
.
.



A: Bu da gitmedi bi türlü ya..  Alo ! Ee hep bakıcan mı böyle çocuk ? Gel bir muhabbet edelim


E: Ya salak mısın olum sen? Çoçuğun dili yok nasıl muhabbet edicek seninle..

A: Nasıl ya hiç mi yok? Böyle ıyy, koparmışlar mı?


E: Varmışta gereksiz geliyor diye başkasına vermiş.

A: Olur mu öyle şey ..

E: Allahım sen bana sabır ver.

======================================


-Gerçek İsimlerini hiç öğrenemedim. Gazetedeki haberde bile yazmamışlar. Biri hariç oda Adnan bey .. Onuda şöyle

öğrenmiştim.

======================================

(Geçmiş)


(Kerem üzgün şekilde arkadaşlarının yanına geri dönüyor.)



E: Ne oldu?

K: ...

E: Vermedi di mi paranı hine ?

K: Yok. Hep yarına erteleyip duruyor.

A: Ya keşke okuyup avukat olsaydım bunun gibilerini süründürürdüm hep.

E: Süründürmek istiyorsan git kendini adnan abinin üstüne at, böylelikle ikinizde yerde bolca sürünürsünüz..

K: Doğru valla hem sen bu boğazla ele geçirdiğin kanıtları bile yersin,mahkemde sunucak bişeyin kalmaz. Bırak bu boş

hayalleri..

A: Ama sizde hep ümitlerimi kırıyonuz ya


E: Dost acı söyler abdullahcığım

A: Bi kerede tatlı söylesin o zaman

K: Hayatın kendisi acı

.
.



K: Off off elektriklerimiz kesilmeden ödeyebilsem bari faturayı. O kadarda yalvardık adnan şerefsizine. Karım zaten bana söylenip duruyor, bari çoçuklarımın önünde yapmasa.

E: Dert etme be ödersin. Gerçi  benim dediğimde laf olsa bari öylesine diyorum ama.


K: Bide her tartışmada söylediği şu ; Çoçuklarımıda alıp giderim ananım evine ..Kolaydı sanki öyle çekip gitmek




(Üst binalardan tuğlalar hemen yanlarına düşer.)


A: Ne oluyor be

E: Kesin sami bu. Hine düşürdü tuğlaları .. hayır bunun yüzünden bi gün burda ölüp gidicez ona yanıyorum. Gerçi bi bakımdan iyide olur kurtuluruz en azından.


K: Olmaz böyle şey ya..

A: Olmaz böyle hayat

E: Olmamalı bencede.


==========================================


- Samiyi atlamışım birde o vardı adını orda duyduğum ..


- Murtazayı hatırladınız di mi? Oda bir inşaat işcisiydi. Yalnız baya bi asabi olmasıyla beraber inşaatta dövmediği çok az adam kalmıştı. Hatta onu kovan patronunu bile dövmüştü.



- Bide Remzi vardı . O ise çalışmak için çook uzaklardan gelmiş. Onun çalışması en fazla 1-2 hafta sürdü.

- İlişki durumlarınada değinmek gerekirse kerem hariç diğer hepsi bekardı hayatlarında eline kız eli bile değmemiş. 

Remzi hariç* İnşaata 10 çoçuğunu birden getirmişti. Ancak film de çocuklarını yazmadım. Onun yerine çiğ köfte geceleri

yazdım ki çoçukların çıkarıcağı gürültüyü onlar tamamlasın.

- Çiğ köfte demişken artık sona doğru yaklaşıyorum. Benim deyimimle lokantalar serisi. Eminim merak etmişsinizdir.

Neden hep gıda sektörü?  Cevabı basit aslında her öğlen yemeğe giderlerdi. Bizimkiler değil tabi,onlar gidemezlerdi..

Şöyle bir konuşmalarını hatırlıyorum.

==========================================

(Geçmiş)

( İşçiler Öğle yemeği molası vermişler üst kidemli çalışan olanlar dışarı yemeğe gidiyorlar. Keremde elindeki el
arabasını bi kenara bırakıp arkadaşlarının yanına oturuyor.)

K: Off feci yoruldum.


(Adnan beyde yemeğe giderken onları bi arada görür.)


ADN: Nabıyorsunuz bakayım gençler?

K: ...

E: Gördüğün gibi evden getirdiklerimizi yiyoruz. Şirket bari yemek verseydi öğle aralarında..

ADN:Hadi hadi .. gelin sizi yemeğe götüreyim.

A: Gerçekten mi?

ADN: ...

E: Ciddisin yani?

.
.


ADN: Şaka yapıyorum tabi ya paranız varsa gidip kendiniz yersin.. ahaha bide ciddi inandınız di mi? Hadi kaçtım ben. Ayıp değildir söylemesi bu sefer lüks bir lokantaya gidiyorum.


.
.
.


K: Al işte bide bu pisliği ciddiye aldınız.


==========================================



- Bu 2. ve son ziyaretimdi.  Sonrasında babamın bana bıraktığı para ile hepsine döner ısmarladım. Yanlarıda

gitmedim,neden bende bilmiyorum. Keşke bu hayatta kaybetmiş ama ümidini yitirmemiş kişilerle son kez yemek yiyebilseydim.


- Detayları açıklarken kitap bile yazabilirim ama işin Sonuna gelmek istemiyorum.  Şimdi sorucaksınız neden ve nasıl öldüler?

Şunu belirteyim sami yüzünden ölmediler. Bir gün inşaatta ceset bulundu. Tüm çalışanları sorguya götürüyorlardı ki

onların bulunduğu polis aracı bir kaza geçirmiş. Bizimkiler hariç hepsi yaralı olarak kurtulabilmiş. Benim Kerem adını verdiğim kişi hariç tabi oda ya çok şanslı yada aşırı derecede bahtsız. Bilemiyorum,kendisini bir daha göremedim.



-Ee bitti yalnız alkışyalabilirsiniz.

-Yazmışta yazmış ufaklık ya. Boğazım kurudu yeminle ,bi su içeyim.


(Tekrardan uzunca süren bir alkış)


.
.
.


(Arkada şu müzik çalıyor http://www.youtube.com/watch?v=ORek9ZDRnrg  )



(Erkan hine camının önünde oturup inşaata uzun uzun bakıp eskileri düşünüyor. İnşaat çoktan tamamlanmış yerinde ev var tabi. Eskileri düşünüyor)

.
.
.

Ertesi gün babasıyla beraber mezar ziyaretine gidiyorlar. Ancak emir,abdullah,adnan bey'in mezar taşları bile yok.

Sadece tahta.



ERKN: - Babasına el işaretleriyle buraya güzel bir mezar taşı yaptırılmasını söylüyor.

ZKİ: Anladım. Uygun bir zamanda onuda yaptırırız merak etme oğlum.

.
.

ZKİ: Hadi duanı da ettiysen artık gidelim. Malum daha röpartaj yapıcaz. Günde en az 10 tane telefon geliyor. Sırf senin fikirlerini almak için.

ZKİ:  Vallahi senin bu yaşta ünlü bir film senaristi olucağın aklıma gelmezdi. Hele ki bir kaç inşaat işçisinin hayatlarını yazarak.  Ee kimin oğlu tabi ..
.
.

Zki: Hadi gel tamam artık gidelim.



- Toprağa OBŞ harflerini çizdikten sonra aldığı ödülü onların yanı başına bırakıyor.


ZKİ: Başka zamanlarda da geliriz.hadi..


___________________________________________


-Erkan OlmazBöyleŞey den sonra 1 kitap yazdı. Kitap çıktığı hafta en çok satılanlar listesine bile girdi.   


-Hayatı dahada yoğun bir hale geldi ve verdiği sözü unutmuş olsa gerek mezar taşını ise yaptırmadı. 


-Başlarına bıraktığı ödül ise ilerleyen zamanlarda bir mezar soyguncusu tarafından çalınıp götürüldü.





Hayat böyledir işte .. 'olmaz böyle şey' dediğiniz herşey bir anda olup biter. Siz sadece izlersiniz.


.
.
.

(Dizi Sonu)



(Son defa arkada şu şarkı çalıyor;  http://www.youtube.com/watch?v=Srj4WWO-XJ4  )





Senaryo ve Kurgu

Çağatay Emir


Site ve Bazı fikirlerde Yardımcı kişi

Güray kant



Oyuncular

Yok maalesef. Sizin tamamiyle kafanızda kurguladığınız (hayal ettiğiniz) kişiler.







mÂviFiLm 2014
3


(Melahat hanım elindeki not u okuyor.)

-Anne ben bir kaç haftalığına yokum. Merak etme bu sefer dönmemezlik etmiyicem.

M: Ama burda yazım hatası yapmış. Etmiyiceğim olucaktı.


- Hem arkadaşlar da yanımda. Arkadaşlar yanımda yazmışken lütfen telefondan aramazsan sevinirim. Çünkü rezil oluyorum

yani alo nerdesin falan. Ben seni boş zamanda ararım. Hadi kal sağlıcakla

kısa bir not: Bu sefer program a falan çıkma gözünü seveyim.






( Can'a ise babasından gelen mektupu açmış okuyor.)


- Sevgili oğlum.. Duyduk ki artık kafayı yeme noktasına gelmiş hatta mahalledekilere laf atıyor onlara karşı ileri geri

konuşuyormuşsun. Bana bu yönde gelen bilgiler doğrultusunda sana zarfta'da görüceğin üzere biraz para gönderdim. Yarın

ilk işin uyuşturucu işine girip doğru meksikaya gitmek orda uyuşturucuyu alıp artık adını sen koy amerika mı olur ne

olur  o şehirde havalimanında yakalan. 1 Kaç ay hapis yat. Yaptığından pişman ol. Kimbilir ki belki senin hayatınıda

belgesel yaparlar. Bir işe yararsın. Hadi elimde para çantası seni kurtarmak için bekliyorum.


.
.
.

C: Babam ne yazmış böyle ya?


================================================


Otoyolda bir tırın içinde şu müzik çalıyor; http://youtu.be/ZusAF6aEFXI?t=2m46s )


Ancak içindeki şöför yorgun düşmüş. Sersemlemiş halde kullanıyor.Arada şerit değiştiriyor ve diğer arabalar tarafından

kornayla uyarılıyor.               


.
.
.
__________________________________________________

(Bizimkilerin tosbağa arabasına dönüyoruz. Adnan ve bey kerem radyo savaşına devam ederken fren ve o kazaa sesi.. Kaza

hemen yan taraflarında olup bitiyor. Adnan bey'lerin arabasını sollamak isteyen bir araç ile diğer karşı yönden gelen

bir araç hemen yanlarında kaza yapıyor. )




E: Oha! Ne gömdü öyle ya

A: Vallahi bizede çarpabilirdi.

S: Ben burdan hiç bişi göremiyorum

E: Abdullah biraz çekilde adam hava alsın artık .. Yavaş yavaş! şimdide benim üstüme çullandın..

A: Bir karar verin ya bir sağa solaa ne biçim yolculuk bu .. Bilseydim gelmezdim.


ADN: Bak görüyor musun? Daha yolun başında ölüyorduk hep senin yüzünden

K: Ben naptım asıl senin yüzünden ölüyorduk.. Of ya, elimde diş izlerin çıkmış bak

.
.
.


ADN: Ya izlemek için yavaş gitmede bas şu gaza artık .. Bak hem demedim size Abdullah ı yol tutuyor bi kusarsa

mahvoluruz burda. Zaten küçücük araba.


E:Harbi mi?

S: Bak sanki bir hareketlenmeye başladı..

A: İyiyim ben iyiyim.
.
.
.

S: Kerem gözünü seveyim bas gaza çabuk gidelim!



(Arkada Şu şarkı çalmaktadır: http://youtu.be/n4ScfWQZmIQ?t=29s  Klip -)


Yola devam ediyorlar. O Arabayı kaç yerden kaç kere hangi şekilde (kamera açısında) kurgularsınız bilemem.

-

Bir süre sonra yol kenarında küçük bir tesis görüyorlar. Yemek içeri girip beklerlerken oranın sahibi hiç yiyicek

olmadığını sadece dışarıdaki tavuğun kaldığını söylüyor. Onlarda kümesten babam çıksa yerim mantığıyla kabul ediyorlar.

Adam tavuğu kovalamaya başlar. Ancak tüm çabalarına rağmen yakalayamıyordur. (Adam balık ağı bile fırlattı tavuğa) Buna

daha fazla katlanamayan kerem cebinden kraker vs çeşitleri şeyleri çıkarıp yemeye başlar. Abdullaha da ikram eder, o

red edip gömleğinin içinden 1 tam ekmeği çıkarıp yemeye başlar. Diğerlerine yer misiniz? diye sormuyor bile.

-

Hine yola devam ediyorlar. Bu seferde bi köy görüp oraya sapmışlar. Belki misafir ayağına karınlarını doyurabilirler.   

 
Biraz gezdikten sonra bir evin önünde birbir çeşit yemekler,kuzu çevirmeler herşey ortada. Tam kadınlara selam verip

yemeğin ne olduğuna bakıcakken ordaki  köylü kadın onların eline vurup.. ilerideki adamı gösterir. (O yemekler onun der

gibi)  Bir kamera birde kadınlarla yemek yiyip sohbet eden bir adam. Sohbetten daha çok yiyor orası ayrı konu. 

Bizimkiler uzaktan adama tükürüp, hakaretlerini ettikten sonra ordanda ayrılırlar.

-

Tekrar Yollarına devam ederken aksilik bu ki .. Tekerlekleri patlatıyor. Türlü türlü çeşit hareketlerinden sonra (İlk

baş dur işareti, sonrasında işe yaramayınca ele ele tutuşup yolu kesmeleri, uzun eşek oynamaları,terörist kılığına

girip tekrar yol kesmeye çalışmaları) derken bir arabayı yardım için durdurabilmişlerdir. Yardım için duran kişi

onların arabasıyla ilgilenirken adnan bey o kişinin arabasını (Jipini) alıp diğerlerinede atlayın işareti yapar ve

arabayı alıp kaçarlar.)

_______________________________________


K: Nabıyoruz lan biz? Az önce resmen araba çaldık! Adnan abi?

ADN: Ya ne olucak zaten kaçak değil miyiz?

K: Kaçak mı? Neyden kaçıyoruz ya ben bu yolculuğa aslıyı bulmak için çıkmıştım suçlu olmak için değil! Unuttunuz mu?



ADN: Artık çok geç kerem. Bu işe beraber girdik.




E: İşe iyi tarafından bakmak lazım bu arabanın arkası biraz geniş

S: Evet en azından sıkışmıyoruz.

A: Herşey iyi hoşta ben hala açım

K: Off biz ne diyoruz adamın derdine bak ..


(Arka taraftan kim çıktı dersiniz bizim asosyal can ..)



C: Oo abilerim naber ya? Tesadüfe bakar mısınız. Hayırdır,siz ..arabayı mı çaldınız?

E: Sen nabıyorsun lan burda?


C: Ya uzun mesele.. Ben biraz pis işlere bulaştımdaa şimdi polisten kaçıyorum.

K: Al işte al! Artık %100 suçluyuz. Ya hadi bizi anladım bi salağız ya sen? Evinde otur takılsana bilgisayar başında

neden giriyorsun pis işlere? 

C: Bilgisayar mı kaldı abi ya? Şöfor koltuğundaki oturan şahıs evime dalıp çalıp götürdü onu.

ADN: Sende telefonu mu kırmasaydın olum banane banene.


K: Yok, yok siz beni hapise götürüceksiniz. Bıktım artık!


E: Bişi olmaz bence, zaten hep kurtuluyoruz.


(Arkadan gelen polis ve siren sesleri . Biri megafon ile konuşuyor o kim derseniz tabikide rafık baba)

RFK: Görüyorum ki bugün deliliğin dibine vurmuşsunuz evlat! Çek kenara arabayı çek! Bize sorun çıkarma hadi !
_____________________________

E: Şimdi, olabilir gibi.

K: Allahım ,bittim ben.


ADN: Merak etmeyin şimdi onları atlatıcam.

C: Dur dur benim inmem lazım. Babam öyle demiştide yakalanmam lazım benim.

A: Solda inicek varmış babaa

ADN: Tamam in, hadi in.

.
.
.
ADN: Hapislerde çürüyücek haberi yok.


(Rafık babaların arabasıda durur.)

RF: Evlat! Yola biraz daha devam et bu kovalamaca biraz az oldu hadi hadi!

.
.
.


(Kovalamaca devam ediyor.)

ADN: Bak şimdi onların akıllarını alıcak bi hareket yapıcam

k: Nedir o ?

ADN:Ters şeride giricem

K: Hayır,olmaz öyle şey.Sen iyice kaptırdın kendini valla sanırsın gta oynuyorsun! Bırakk bırak..

ADN: Gta ne olum? Asıl sen bırak..

A: Baba arabayı sallama ya kusmam geliyor

E: Eyvah!

S: Bende inicem lütfen! İnmek istiyorum.


(Adnan bey ile kerem direksiyon için birbirlerine girmişken ... Karşıdan gelen bir tır! )


Hep bir ağızdan: AAAAAAA !!!

============================================

.
.
.


(Arkada şu şarkı çalmaktadır ; http://www.youtube.com/watch?v=oubWCq0-__A  Küçük klip -)


-
Can mutlu şekilde demir parmaklıklar ardına giriyor. Ordaki iskelet ile Müşrit bey'in cesedi hala orada.

-

Şemsi bey telefonda konuşuyordur. Kaza haberini alır ve gidip öküz gibi melahat hanımada söyler. Yavaşca falan değil

yani .. Melahat hanım şok olur. Panik ve heyecanla evden çıkar. Şemsi beyde arkasından ..

-

Ali' bey ise ofisine son kez gelmiş iş arkadaşlarınla vedalaşıyordur. Onada telefon gelir. Açıp konuştuktan sonra

soğukkanlı şekilde hızlıca ordan çıkar.

-

Bizimkilerin hepsi bembeyaz ortama girmişlerdir. Sadece bembeyaz ..

-

Aileler hastaneye gelmiş,doktorlardan gelicek en ufak bi cevabı bekliyorlar. Ali bey ise sürekli telefonla konuşuyor.


_________________________________________________



.
.
.

E: ...

ADN: Geldik mi lan?

E: he abi geldik.. Yolun sonuna geldik ama.


A: Niye bu kadar beyaz hiçbir şey göremiyorum. Babam ile sen hariç yani

E: Seni görmemek mümkün değil zaten abdullah

ADN: Yoksa öldük mü?

E: Yok daha neler?..

E: Yoksa harbiden öldük mü.. AL İşte!Hep senin yüzünden öldük abi ya. O arabaya bindiğinden beri karışmadığın şey

kalmadı. Pühh sana Pühh

ADN: Ne ölmesi Olum ben öylesine dedim. Biz ölemeyiz,olmaz. Biter biter dizi biter. Film biter. Biter herşey..

E: Ee başka ne olucaktı?

ADN: ...



A: Uzaktan bir yemek yaklaşıyor.

ADN: Ne yemeği lan? Yolculuğa çıkarken yemek yememişmiydin sen, halülnassiyon mu !?

E: halüsinasyon


ADN: Ondan işte


.
.

(Uzaktan gelem kişi keremdir.)


A: Yemek değil, keremmiş ya.. Onun etinin nasıl acaba?


ADN: İşte, geldi katilimiz.. Senin yüzünden şu genç yaşımda öldüm allah belanı versin.


K: Ya bari öldükten sonra iftira atma abi.. Senin suçundu! Trafik canavarının etli kanlı halisin


E: Neyse ya tamam olan oldu. Bitti artık. Tartışmayalım bence. Asıl sorun burdan nasıl çıkabiliriz ?

.
.
.

K: Öhöm. Arkadaşlar hatta arkadaştanda ötesi yoldaşlarım.


ADN: Bak şuna bak devrimci oldu şimdide hem katil ,hem devrimci.

K: Durum şudur ki size veda etmek için gelmiştim..

E: Veda?

K: Evet beni başka ye....


(Kerem kaybolmaya başlar.. yani gözükmüyordur.)


K: Ne oluyor ya .. diyicektim ki beni gö...

.
.
.

E: Bozuk tv gibi kapandı gitti adam.

.
.

E: Nasıl çıkıcaz? Fikriniz var mı?


ADN: Tünel kazalım.


E: Yok, O hapishanede işe yarıyorda burda tutmaz.


=======================================


(Kerem hastaneden sedye ile çıkarılır. Ali bey'de hemen yanında .. )


M: Doktor bey emir ne durumda yaşıyor mu? Doktor bey !

Ş: ...


- Şu an için bişi demek zor.

M: O ne demek , konuşsana ,söylesene yavrum yaşıyor mu? Durumu nasıl!?

Ş: Şu an konuşmuyucakmış işte tamam sakin ol. Gel otur şöyle.

M: Kesin bişi oldu ondan söylemiyorlar

Ş: Ya bi kötü düşünme melahat. iyi düşün! İyi olsun.

.
.
.


M: İyileşicekler di mi Şemsi? Sanki hiç bişi olmamış gibi ordan çıkıp hine işsizlik yapıcak böyle fazla çalışmaya

gelemiyicek di mi ?

Ş: İyileşicekler tabi iyileşicekler. Sen sıkma canını ..


============================================



(Beyaz ortama geri dönüyoruz. Bizimkiler ordan çıkış yolu arıyorlar önlerini fazla görmeden yürüyorlardır. En sonunda 2

tane kapı kapıda bekleyen bekçiler .. Tam o yöne doğru ilerlerken önlerine azrail çıkar. )


AZRL: Nabıyorsunuz gençler nasıl gidiyor?

ADN: Azrail!

AZRL: Evet! Ee anlatın bakalım nasıldı ?

E: Yani, yer yer bazı mantık hataları vardı ama ben hinede severek yaşadım.

A: Bende severek yaşadım ama sevilmeden öldüm. Buraya selen'i getirmeniz mümkün mü?

AZRL: hmmm not defterime bakayım şöyle detaylıca sonra sana haber vericem.

A: Teşekkür ederim.

AZRL: Bişi değil.


ADN: ha bi bu eksikti burda gelin gelin herkesi toplayın!

KDR: Selammm

E: Geldi yine oyununu oynadığımın..

KDR: Artık oyun yok. herşeyi bitirdik

E: Herşeyi bitirdik, bir yalan gibii .. Biz aşkı yarına götüremedik. ah ahh

KDR: Ne ?

E: Yok sana demedim zaten. Ben öyle şarkı fısıldanıyordum da

.
.

KDR: Neyse var mı sormak istediğin son sorularınız?



ADN: Var! Ben sorucam. Neden zengin olamadım?

KDR: Çünkü aç gözlüsün.

.
.
ADN: Bu mu ? Bu mudur yani cevap dediğin.. Bak şuna. Asıl senin yüzünden olamadım adam akıllı bişiler yazsaydın böyle

olmazdı!


A: Annem bizi neden terk etmişti?

ADN: Hep basit sorular ama.. tabikide babanı sevmediğinden..

A: Ee peki niye evlendi?

KDR: Ya işte onu bende anlayamadım. Yapmış bi hata..


(Emir parmak kaldırır.)

KDR: Sor.

E: Aynı türden olucak ama sormak zorundayım. Nilsu beni neden terketmişti.. Hemde durduk yere.

KDR: He şöyle sorular olsun biraz. Sorunun cevabına gelirsek ; Bizzat kendisinle konuştum. Eğer bi arada olup bir yuva

kurarsanız .. Ona senin çalışmaktan kanser olup ölüceğini,derhal senden ayrılmasını ve amcası ile evine geri dönmesini

söyledim. İlk başta itiraz etti ama sonradan tıpış tıpış geri döndü. Hepsi senin iyiliğin içindi yani, sanırsam

öyleydi.


E: Peki doğru muydu beni kanser olucağım? Olucak mıydım?

KDR: Yok,hayır. Bunada işin oyun kısmı denebilir.

.
.

E: Hay yapıcağın oyunu söylüyüceğin yalanı ... Sen, sen nasıl bir şeysin ya.. artık dilim varmıyor. Son dakikada küfür

etmeninde bir anlamı olmaz.

KDR: Hayat böyle işte ..oyunlarla dolu.

A: Sen görmeyeli kilo almışsın kader

ADN: Evet vallahi şöyle abdullah ile yanyana dursanız kardeş sanırlarr..

AZRL: Harbidende biraz kilolusun.

KDR: Yok be ne kilosu ? Bari sen yapma azrail. Her gün spor yapıyorum ben.


E: Sporlar işe yaramamış demek


KDR: Defolun gidin be , kiloymuş. Sizsiniz kilolu.

.
.
.

E: Aa kaderin oyununu bozduk!

ADN: Geç oldu ama

E: Geç olsun,güç olmasın abi .. Neyse devam edelim sonumuza doğru.

A: Ben yaptım ben!

E: Evet seninde katkın var abdullah

============================================

(Doktor ameliyathaneden çıkar. Şemsi ve melahat hanım hemen yanı başında biterler.)


M: Evet doktor ..

-...

Ş: Doktor sana diyoruz ..

- Dur bir sessizlik olmasını bekliyorum yani birazda olsun bekletmiyorsunuz!


.
.

- He şöyle .

- Abdullah ve Adnan ödemez akrabası siz misiniz?

Ş: Hayır biz Emir kılınç anne babasıyız.

- Hımm üzgünüm ki tüm hastaları kaybettik.

M: ....

Ş: ....



(Aile yıkılır.)


- Adnan ve Abdullah ödemez'in akrabaları yok demek? İyiki de yoklar. Onlar kesin döverlerdi beni. Bu aile hine iyi

çıktı.


==================================================

(Ve cennet ile cehennem'in giriş noktasına gelmişlerdir. Ordaki sekreter onların isimlerini okuyup nereye gittiklerini

söylüyücek.)


E: Vuh! Heyecan bastı beni şimdi. Hadi bakalım


ADN: Beni kesin cennete alıcaklar.

E: Seni?

ADN: Tabi.

E: Ya abi bırak allah aşkına

ADN: Ne oldu ,alay ettin sanki. Ne kötülüğümü gördün olum?

E: ...
________________________________________________

(Kurgu)


(Abdullah ve emir boynunu bükmüş camiye doğru gidiyorlarken adnan bey  birden önlerinide çıkar. Saçları sarıya boyalı 

kirpi gibi dikilmiş şekilde,başında bandana. Üzerinde 80 lerde kalma tuhaf kıyafetler. Ağzında cık cık çiğnediği

sakızı)


ADN: Gençler naber ya?


A: İyidir, Gördüğün gibi camiye gitmekle meşguluz babacığım.

ADN: Ne camisi ya bugün cuma değil ki cık cık. Yoksa para kutusunu mu çalıcaksınız hehe-he.  Bad boys oh yeah!

Çılgınlar sizi!


A: Estarafullah o nasıl bir düşüncedir baba? Camiye gidiyoruz dedik ya. İnan kötü bir amacımız yok.


(Emir cebinden çıkardığı Gül suyunu kafasından aşağı boşaltıyor)

E: Evet niyetimiz bu yönde inşallah.


ADN: Ne camisi ya gelin şurda bi atari salonu açılmış hadi oraya gidelim.

.
.

ADN: Size diyorum cevap versenize

E: Ne kadarda ayıp ve günahkar bir biçimde konuşmaktasınız adnan abiciğim. Lütfen hal hatır ve hatır ve hal.. ya abi

demiyeyim diyorum ama ancak bu kadar tutabildim kendimi. Zaten lafıda tamamlayamadım o halin nedir!?

ADN: Ne varmış ya halimde?

E: Üstünü başını geçtim bak  yıl olmuş 2014 atari mi kaldı?


ADN: Ya tamam o zaman gidip playstation oynayalım.  Camiye başka zamanda gidersiniz! Bak ben ısmarlıyorum.


A: İçicek,yiyicek?

ADN: Tamam ya onlarda bende

E: Ciddi misin?

ADN: Şu saçlarımın üstüne yemin ederim ki


(Ve hep beraber playstion oynuyorlar.)


E: Abi sen.. nabıyorsun o kol'a ya?

ADN: Bozuyorum, yenilirsem bahanem olsun işte..

E: Tam bir bad boysun abi.

========================================


ADN: O ne saçma şey öyle ,ne atarisi ya?


E: Ne bileyim kazadan ötürü bi tuhaf oldum eski kötülüklerin aklıma gelmedi.


ADN: Siz sanki meleksiniz bi tek adnan günahkar?



.
.
.

+Evet! Tartışmayı kesin. Sonuçlarınız okuyorum.

E: He bak şimdi..


+ Emir kılınç cennet 2. kat

E: Oleyy ,işte bu be!

+ Abdullah ödemez cennet bodrum kat

A: Neden boğrum ben niye üstlerde değilim..

ADN: Bak şimdi bak .. benide okuyucak..



+ Adnan ödemez...  Cehennem bodrum kat.
.
.
.


ADN: Ne !? Yalnışlık mı? Yanlışlık olması gerek yanlış okudun sen! Cennet olucaktı ben melek gibi adamımdır!

Yalancılar! Yalan atıyorsunuz ! Bıraksana sen bi beni şeytan kılıklı herif..


- Telaş yapma. İçersi gayet sıcak.

ADN: Ya bırak benim sıcağa karşı alerjim var.Pişik olurum.

- Bu yalanları da yazdın mı?

+Ekledim merak etme.



E: Oldu hadi biz kaçalım o zaman ..


ADN: Abdullah bari sen biraz karşı çıksana lan

A: Baba seni tanıyamıyorum ya

ADN: Ne demek tanıyamıyorum , bırak bi bırak! Abdullah!!


(Adnan bey şeytandan kurtulup direk cennet kapısına koşarr ve emiride itip içeri girer.)


E: Adnan abi heryerde adnan abi işte.



(Daha sonra kapıyı aralayıp .. )


ADN: Emir hadi sende gel lan! İçerde fil bile var.

E: Fil mi?

===========================================



(Özel hastaneye gidiyoruz. Ali bey doktorla konuşuyor.)



ALİ: Nasıl durumu?

- kendisi hayati tehlikesini atlattı. Durumu şimdilik iyi ancak bundan sonraki hayatında rahatça yürüyememesi söz

konusu.

ALİ: Tekerlekli sandalye mi?

- Daha iyi ihtimalleri düşünmek lazım tabi. He birde ilk 24 saat amnezi yani hafıza kaybı yaşayabilir.

ALİ: Peki teşekkür ederim doktor bey. Sağolun.



____________________________________________

(kazanın olduğu yere geri dönüyoruz. Araba yığının içinden çıkan biri ..Tabikide uğursuz sami)



S: Ulan... beni hiçbir allahın kulu görmez mi? Bu nasıl iştir.


S: Ama iyi ya burnum kanamadan kurtulmuşum.. Burnum,kanamadan? Yoksa? Kurtuldum mu bed bahtımdan? Kurtuldum!

S: kurtuldum işte kurtuldum layy layy lom bana göre kurtulmalar. Kurtuldum işte.

.
.
.


S: Ne güzel .. acaba diğerlerine ne oldu ki? Onlarda hayattadır ya. Bişi olmaz onlara


================================================

.
.
.



(Arkada şu şarkı çalmaktadır;  http://www.youtube.com/watch?v=dErGE9tVQgE   klip)


-1 hafta sonra-


Melahat hanım ve Şemsi hanım emir'in mezarının yanındalar.. Adnan bey ve abdullah ile yanyana gömülmüşler. Dualarını

okuyup mezarlarına su dökdükten sonra ordan şemsi bey'in ısrarıyla mezarlığı terkedebilirler.


Hemen arkalarından uğursuz samide gelip duasını edip onlarla konuşur.

S: Ah be dostlarım böyle olucağını hiç düşünmemiştim. Benim uğursuzluğum biterken sizin uğursuzluklarınız başladı.

Başlamadan da bitti daha doğrusu.

Mezarlarını suladıktan sonra oda yavaşça ordan ayrılıyor.
.
.
.


(1 ay sonra ve daha sonrası)

Kerem normalde fazla görülmeyen ama türk televizyonlarında da görmüş olduğumuz üzere kalıcı hafıza kaybı geçirdi. Artık

arkadaşlarını ve kim olduğunu hatırlamıyor.
-

Ali bey ailesinide alıp yabancı ülkeye götürdü. Kerem'i orda tedavi ettirebiliceğini düşünüyor.
-

Aslı, zengin insanları dolandırmaya devam ediyor.
-

Şemsi ve melahat hanım sanılanın aksine geçimsizlikten dolayı ayrıldılar.

-

Can hapishaneye girdi. Kısa hapishane hayatında avluya bile çıkmadı. Asosyallik kanında var. Babasının tazminatı

ödemesiyle serbest kalabildi. 
-

Sami ise memleketine dönüp iş,güç sahibi oldu. Para biriktirdikten sonrada ilk işi bir kadın bulup evlenmek oldu. Artık

daha mutlu.

-

Nilsu olanları unuttu,hatta kendine yeni sevgili bile buldu.
-

Emir,adnan ve abdullah ise öldüler işte daha ne olucak?
-



(SON)

==========================================
4


(Diyarbakır'a gidiyoruz. Bisikletli bir meksikalı (adnan beyin dükkanndan hatırlarsınız belki) ilk gördüğü insana döneri vermeye çalışıyor.)y



-¡eh ¡eh

+baha mi diyisen lo?

-Te he traído su paquete

+ ney dedin?

-¿cómo se dice

+anlamiyem anlamiyem.



-ee döneri-co sí sí  ..dönerico

+ hine hiçbişe anlamaamışam yaov döner mi diyisin? Ya yenmez bu yenmez..leş gibide kokuyir. Gel ben sana güzel bi sofra kurdurtam uzak yoldan gelmişen hele belli belli

-No entiendo lo que está diciendo

+Gel lo gel korkma..


============================================

(Ali bey ise inşaatta çalışıyordur. (Yani kendi patronu olduğu inşaatta şimdi tuğla taşıyor) Bir süre sonra çalışmaktan yorulup dinlenmeye karar verir.)


- Dur dur. Nereye gidiyorsun?

A: Çok yoruldum ya biraz oturup dinlenicem

- Yok öyle yarıda bırakmak. İşini tamamladıktan sonra dinleniceksin. Madem iş yapmaya geldin tam yapıcaksın.

A: Sen niye taşımıyorsun peki?

- Sanane, parayla yapmıyor musun işi ?

A: Ya parada para olsa bari, ne kadar günlük?

- 30 TL

A: Gerçekten parada, paraymış.

- Hadi az laf,çok iş. Daha yarım kamyon var o tuğlaların hepsi indirilip taşınılacak.


=============================================

(Nezarathaneye geri dönüyoruz. )


Hep Bir ağızdan bağırıyorlar: SAMİ Mİ !??




ŞMS: Evet! Adam gelmiş bizzat kendisi teslim olmuş. Ot mu ,şifa mı bişiler diyordu ama...


ADN: Ya o silik tipli herif nasıl adam öldürsün, sende saçmaladın ama.



ŞMS: Sen çıkmak istemiyorsun galiba adnan ?

ADN: İstiyorum,istiyorum.

ŞMS: O zaman ne olmuş?

.
.

ADN: Sami öldürmüş.

==========================================




(Hepsi komiserin odasına gidiyorlar. Onlar girmeden hemen önce bi kaç taksici ile roman çıkıyor odadan)

-Hay allah hine hapise atamadık ya ahaha görüyor musun işi.

.
.

- Evet sizde gelin, beklemeyin orda!


M: Sami! Utanmadın mı adamı zehirleyip öldürmeye? Püh sana

E: Hakkakten tüh ya!

ADN: Ben teşekkür ediyorum şahsen. Sen olmasan çürüyüp giderdik buralarda


S: Önemli değil abi, ama bakın dinleyin herşey yanlışlıkla oldu.

- Banada bişiler anlattı ama hiç inandırıcı gelmedi. Anlat bi tekrardan..


S: Beni biliyorsunuz, dünyanın en uğursuz,şanssız adamı benimdir. Bende artık bu durumdan kurtulmak için bir şifacıya daha doğrusu şifa ana'ya gittim. Kendisine böyle diyormuş. Bana böyle böyle karabiber gibi bir toz verdi. Dedi ki bunu yemeğe katmalısın. Ee malum bende evde yemek pişiremiyorum. Hatta Geçen haftalarda tüp patladı komiserim inanabiliyor musunuz?

- Ben inanmam


E: Ben inanırım

ADN: Bende


-Şşşt ..Devam et sen anlatmaya


S: Sonra bende şemsi beyin lokantasına gittim. Bir çorba istedim. Melahat hanım çorbaları tepsiye koydu ancak dışarıda bir tanıdığı gördü kadınları bilirsiniz sohbet manyağıdır. 

M: Ay napsaydım komiserim? Uzun zamandır görmüyordum onu bizim mahalleden taşınmış gitmiş bir dostumdu.

- Tamam be kadın sana soran olmadı!

ŞMSİ: Heh bak şimdi nasıl zehirliyicek, allahın katili ya ben hiç güvenmezdim bu adama zaten. Kadınlar konusunda haklı ama.

S: Çorbayı hemen getirseydi bile karışımı orda direk dökemezdim.Dikkat çekerdi Müşrit bey zaten bana dik dik bakıyordu. Bende bi ara kimse gözükmeden tezgaha gittim. Kendi çorba tabağıma toz'u döküp birazda karıştırdıktan sonra usulca yerime döndüm. Ve beklemeye başladım, melahat hanım daha sonra dışarıdan gelip çorbaları dağıttı. Ancak benim tabağım müşrit bey'in önüne gitmiş olucak ki olaylar böyle gelişti. Büyük ihtimal

- Ee bitir artık.


S: Yani uzun lafın kısası herşey karışıkla oldu,öldü. Demek ki ben içseydim bende ölebilirmişim. Yada müşrit beyde ters tepmişte olabilir. Kader işte.

.
.
.

- Hımm tuhaf bir olaymış. Biraz düşünücem..

ADN: Biz çıkalım mı?

-Hayır bekleyin biraz sadece sessizlik istiyorum.

ADN:(Fısıldanıyor)Bak şuna ya hemen hakim havalarına girdi adam.

.
.
.
.

- Düşündüm ve katilin kim olduğuna karar verdim müşrit bey, kendi kendini öldürmüş! Evladım hemen gömmeden yakalayıp getirin nezarete tıkın o adamı.

-: Başüstüne komiserim

S: Ben serbestt miyim şimdi ?

- Seni zaten allah tutsak etmiş ediceği kadar bide biz etmiyelim, serbestsin.


ADN: Biz,biz ?

- Sizde.

E: Hayır benim anlamadığım zehirlenmiş adam nasıl ölebilir ve neden midesi yıkanmaz neden bu kadar mantık hatası neden!?

- Ama bu çoçuk çok konuşursa atarım böyle içeri

E: ....


===========================================

(Emir nezarethaneye geri dönmüştür)


E: İçimden geçirdiğim kelimeyi nasıl öğrendi acaba..



(Yanında ölü olan müşrit bey diğer yanında bir iskelet (1.sezon bilmem kaçıncı bölümde ölüm orucu tutan biri vardı hatırlarsanız işte o ta kendisi )





E: Müşrit abi.. öldün mü? Sana diyorum   



E: Ölmüş. Bide yaslanıyor bana. 


E: Hadi o tamam ya bu iskelet kim? Tanıyor muyum seni? Off... ölülere karıştım burda. Ölmedenn bu genç yaşta nezarethaneye koydular beni..  Yardım edin!! Sesimi duyan yok mu?

E: İnşallah dirilmezler


___________________________________________

(Kerem tüm apartman katlarının kapısını çalıp komşulara annesini soruyordur.)


K: Ee merhaba Neşe teyzeciğim annem burda mı?

NŞ: Kim soruyor?

K: Ben?

NŞ: ...

K: Duydun mu di mi beni?

NŞ: Bekle çağırıyorum..

.
.

K: Ne tuhaf kadın ya..


.
.
.

+: Ne var kerem ne oldu hine?

K: Aslı burda mı aslı ? Her yere baktım yok! Kafayı yiyeceğim.

+: Yok hayır.

K: Of nereye gider bu kız? Bide tek başına


+ 14 yaşında kız değil ya gider gezer tabi ama sensiz gitmeside bir tuhaf olmuş. Hinede iyi düşünmek lazım.

.
.
.

K: Ben hiç bir kötülüğünü düşünemiyorum zaten
.
.
.


K: Yok ya olmaz, bu kadar uzun süreden sonra olmamalı.

+: Ne konuşuyorsun kendi kendine sen?

K: Hayır,İmkanı yok. Benden sonra bırakmıştı o işleri!


+Sana diyorum ..ne diyorsun olum kendi kendine?


(Kerem hızlıca eve geri döner.)


+: Bak cevap vermeden  kaçtı gitti. Keşke buna zengin olduğumuzu hiç söylemeseydik.. o günden beri bi haller oldu bu çoçuğa.


________________________________________________

(Kerem eve dönüp direk kendi odasına girer. Gizli dobaplarını falan açıyor ,içleri boşaltılmıŞ ve tüm toplu paraları gitmiş.




K: Ya olmaz,olmasın,olmamalı hatta! Bakayım düğün altınlarınıda mı yoksa..


.
.

(Düğünde takılan takılarlar bile yerinde yok.)


K: Yazıklar olsun sana aslı. yani tamam tüm hepsini çal git ama düğün altınlarını dokunma bu kadar klişe olma. Gazetelere mi çıkartıcaksın bizi sen..

================================================
(Kurgu)

(Şemsi bey gazete sayfasını bir daha çeviriyor)

ŞM: Anaa bizim kerem değil mi bu ya . Bak bak ne yazmışlar Evlendikten sonra takılarını çalıp kayıplara karışan gelin hala bulunamadı. Çünkü aranmıyor.


ŞM: Al işte bu devirde kimseye güvenmiyiceksin, biz bizim emiri iyi kurtardık nilsudan. Ondada birazda psikopatlık vardı.

===============================================


(Kerem tam evden çıkarken kapıda kader ile karşılaşır.)


KDR: Süprizz..

K: ...


KDR: Ben dememişmiydim kavuşamıyacaksınız diye ? Bak işte beni dinlemeyip inat edersen sana böyle oyunlar oynarım.

K: Ne oyunu, aslı nerede? Ne yaptın ona? Konuş!

KDR: Bak şuna ya. Hemen kötü kişi ben oldum! Gitti gitti üstelikle seni soğan gibi soyup gitti.


K: Soğan sevmezdi o ya

KDR: Tamam o zaman patates olsun. Pattis pattis.

K: Pattis? O olur bak .. Nereye gitti peki? Kesin biliyosundur sen.

.
.


KDR: Bak burda adresi ,daha doğrusu adresleri var.  Onun peşinden gidip onu ararsan tam bir kerem olabilirsin.

K: Tam bi kerem derken? Yarım mıyım ben? Ne demek istiyorsun? Şu durumda bile laf mı koyuyorsun bana?


KDR: kerem aslısının peşinden gidip onu şehir şehir arıyordu ya tabi hikaye burda bitmiyor devamıda var .. hiç mi okumadın kerem/aslı hikayesini?



K: Yoo hiç aram yok hikayelerle


KDR: Oldu o zaman iyi yolculuklar. He unutmadan senin bmw'ni alıpta gitmiş. Artık babandan para alıp yenisini alırsın. Ama elini çabuk tut.


K: Tamam da niye ki ,ne acelemiz var  ... Sana diyorum alo.


K: Koşarak inme bari rahatsız ediceksin apartmandakileri.



Kerem'in şeytanı diyor ki; Buda başımıza apartman yöneticisi kesildi ha

Kerem'in Meleği diyor ki; Hiç sorma hiç

.
.
.

K: Of..off ne vefasız çıktın be aslı.

================================================
.
.
.



-1 Gün Sonra-


(Şemsi bey dükkanında melahat hanımla oturuyordur.)


M: Bir tek düzenli müşterimiz müşrit beydi oda artık yok, lokantada desen bomboş.

Ş: O zehirlenmeden sonra kim gelir ki buraya..Şu habere bak! Abartmışlarda abartmışlar.

Ş: Zaten her tarafa borcumuzda var.


.
.
.


M: Ee peki ne yapıcaz?

Ş: Bilmiyorum .. Satsak mı burayı?

M: Aa olur mu şey! Sen burayı ne emeklerle kurdun, bi o kadar para biriktirdin, Sabrettin. Bence bugünlerde geçicek sen üzme canını.

Ş: ....


================================================

(Bütün hepsi (kerem,emir,abdullah,adnan bey,uğursuz sami) adnan beylerin evinde , daha doğrusu kapısında muşamba olan bir inşaat köşesindeler.)



ADN: Sıkıldım ama ya. 2 saattir böyle sus pus oturuyoruz ne söylüyücektin sen söylesene..

K: Söylemeye dilim varmıyor abi

ADN: Emir sen biliyosundur ne söylüyücek bu?

E: ...

A: Hadi ya konuşsana


K: Aslı varya aslı..

ADN: Ee..

K: Gitmiş.

ADN: Nereye gitmiş lan? Emir yoksa sizde mi? Keremden şiddet görüp size mi sığındı?

.
.
.

K: Dur, anlıyıcağın gibi söylüyeyim o zaman abi tüm paraları,altınları alıp gitmiş!

ADN: NE!??


K: Tekrar en başa döndüm. Tamda mutluluğu buldum sanıyordum. Kendimi kandırmışım bunca zaman ya. Kız hine bildiğini yaptı. Herkes gibi benide dolandırıp gitti.


E: Herkes gibi dolandırıp gitti derken?

K: Evet. Hatırlıyor musun bi şifacı hocaya gitmiştik.


S: Şifacı ana mı?

K: Ne bileyim olum, erkekti ama.

E: Ee devam et

K: Ölüceksiniz falan demişti bi kaç günlük ömrümüz kalmıştı güya. Herneyse son bi iyiliğimiz dokunsun diye lösemili çoçukları ziyarete gitmiştik..

E: Hatırladım,hatırladım moral verme.. gerçi moral vermeye fırsatımız bile olmamıştı.

K: Ee sonra işte seni orda aslı ile tanıştırmıştım..

ADN: Ee bitir artık şunu!

A: Hadi ama !

K: Meğersem tüm dolandırdığı kişilerin parasını orayaa bağışlıyormuş.  Neden?

ADN/E/S/A:  NEDEN!??


K: Diye sormadan ben açıklıyayım bunun kardeşi mi ne o hastalıktan ölmüş. Lösemi'den. Ya işte böyle ..



S: Hayata bak ya film gibi. Bide benim hayatıma bak vizyona girmeden kaldırılan bi sinema filmi gibi

E: Adnan abi kafandan o kel peruğunu çıkar istersen..


ADN: Aman tamam ya ..

.
.
.
ADN: Abdullah sen hala selen'e yazıyor musun lan?

A: Yok direk konuşuyorum

ADN: Hemen sohbeti kes o zaman ondada dolandırıcı tipi var.

A: Baba bizim neremizi dolandırsın şu halimize baksana , inşaat köşelerine kadar düştük. Elinde kala kala şu mala kaldı.

ADN: ...

E: O malayı nerden buldun abi?

ADN: Burda duruyordu işte


.
.
.

S: Ee peki şimdi ne yapıcaksın kerem?

K: Valla bilmiyorum  ki. kader geldi dün bana adres verdi aslıyı orda bulabilirmişim.

E: İnanma ona inanma! Hem bulupta nabıcaksın

ADN: Kesin dövücek

A: Kafasını kopar,vücudunu deş onun.


K: Oha, Yuh! Aslıya kin mi güdüyordun olum sen?

A: Yok ya benim dururum farklı..


S: İşte psikopat tipler böylelerinden çıkıyor.


K: Yarın sabah bi tane ucuzundan bi araba alıp gidicem 5 tane şehir var olsun. 10 tanede olsa gidip bulucam onu.

ADN: Bizde gelelim mi?

K: Siz mi? Niçin?

A: Evet nolur adanaya gidip kebap yiyelim

K: Adana yok ama ..


S: Benide al kardeşim bıktım artık bu uğursuz hayattan.


E: Bende geliyorum be! Şöyle bi izmir'ede uğrarız belki ya di mi kıyadan köşeden?

.
K: Ne oluyor ya? Ciddi misiniz siz?

.
.
.


K: Böyle sesssiz kalmasınızı evet e bağlıyorum. İyi tamam o zaman şimdi dağılalım. Yarın sabah buluşuruz. Herkes güzelce hazırlansın.

E: Hadi bakalım kalkalım o zaman.


ADN: Beni bu seferde almazsan arabanın tekerlerini patlatırım kerem haberin olsun!

K: Tamam ya abi işte hep beraber gidicez. O mala ile beni tehtit ettin ya helal olsun.


===================================================

(Emir lokantaya gelmiştir lokantanın önünde şemsi bey ve bi adam el sıkışıp Lokantanın anahtarlarını ona teslim eder.)



E: Baba hayırdır.. Ne oluyor?

Ş: Gördüğün gibi ..

E: Sattın mı lokantayı!?

.
.


E: Aman boşver zaten iyide oldu biliyor musun zaten bıktım çalışmaktan , getir götür işlerinide hiç sevemedim..

Ş: He eşek herif iyi oldu dimi artık bütün gün evde yatarsın ..

E: Yok yatmıyıcam bu sef..

Ş: Neyse bak Berrin'i biliyosun di mi? Bu elimde ki parayı onun son maaşı. Bunu ona vericeksin. Sakın harcayayım deme!

E: Yok harcar mıyım, da evinin adresini bilmiyorum.

Ş: Bak tarif ediyorum.

====================================================

.
.
.

(Emir sora sora evi bulabilmiştir.kapıyı çalar.)


E: Hadi bakalım çalmadığım kapı kalmadı,umarım burasıdır.


.
.

BR: Emir?

E: Merhaba, şey dükkan kapandı ya senide işten attık yani babam attı. Buda son maaşın.

BR: Oha ama! Bu kadar kötü bişeyi direk nasıl söylersin?



E: Uzatmıyayım diye böyle yaptım yoksa valla hepimiz çok üzüldük.

BR: Neyse hinede teşekkür ederim en azından paramı getirmişsiniz dolandırıp kaçabilirdinizde..

E: Patronumuz adnan abi olsaydı belki
.
.
.

BR: Ee tamam o zaman..

E: Ee bide gitmeden .. o soğuklardaa dışarda çalıştırdım seni. Ama şimdi yani ilk defa patron oğlu olmuştum her tarafım havalandı biraz. Özür dilerim davranışlarım için.

BR: Bende seni kafamda 100 defa farklı şekillerde öldürmüştüm. Kusurabakmazsın artık

E: Yok canım ne demek ya

BR: Oldu o zaman,görüşürüz.


E: Sanki bir daha görüşücez gibi lafa bak. Yarın gidiyorum ben yarın!


E: Görüşürüz derken ciddi miydin ya? Nerde görüşücez peki? İşte öyle ..  Kapıyla konuştum resmen.

_____________________________________________



( Ali bey yorgun ve üstü başı toz içinde eve gelir. Kanepeye oturur. Keremde hemen yanımda..)


A: Ne oldu durgun gözüküyorsun?

K: ...

A: Annen nerde?

K: Aslının gittiğini duyunca bu bomba haber diyip mahalledeki diğer kadınlara anlatmam gerek diye evden çıkıp gitti.

A: Aslı mı? Nereye gitmiş?

K: Bilmiyorum. Tek bildiğim o düğünde takılan tüm altınlarıda alıp gittiği.

.
.
.

ALi: NE!? Yapma ya! Paralar neyine yetmemiş ,altınları çalmak nedir?

K: Aynen baba bende öyle dedim.

K: Peki,senin halin nedir böyle?


ALİ: Ne? Ha bu mu? Mahalleye fakir olduğumu kanıtlıyıcam diye bizim sahibi olduğumuz bir inşaata gittim bugün. Ama çalışan olarak, tuğla taşıdım yani.

K: ...

ALİ: Gün boyunca ordan oraya taşıdım. Verdikleri fiyat nedir 30 tl?

K: Ee peki inandırabildin mi baba?

A: Herşey iyi güzel gidiyorduda ta ki o işçilerden biri beni tanıyana kadar..

_____________________________________________

(Geçmiş)

A: Pardon bi dk geçebilir miyim şöyle ?

- Tabi ..

.
.


+ne oldu lan neden durdun?

-  Galiba tanıyorum ben bu adamı ya ali bey .. buraların sahibi o adam

+ Kafana tuğla mı düştü lan senin? Ne ali bey i?


- Ali bey ! Ali bey!

________________________________________________


K: Ee sonrası..

ALİ: Hepsi etrafımda falan toplandı bide ilk başta bana fırça atan adam vardı bide.. O ayağıma kapandı.Ama tabi affeder miyim Ben direk onu işten kovdurttum. İşçilerine köle gibi davranan adamı tutucak değilim ya.

K: Yürü be baba, senden iyisi yok be baba.. (sesini incelterek) hazır böyle senide gaza getirmişken biraz para verir misin? Yeni araba alıcaktımda. Benim BMW aslıyla beraber,gitmiş.

ALİ: Heh ama bak daha bitirmedim anlattıklarımı..

K: Dahasıda mı var?

ALİ: Artık tüm işlerden elimi ayağımı çekip emekli oldum! Şirketin başınıda berk i getirdim. Artık 5 parasızız gibi bişeyiz..

K: ....

ALİ: Ama tabi hine şöyle ucuz bi araba alabilirsin.

K: Ne kadar ucuz?

ALİ: Çok ucuzlarından..


K: Olsun.. Bu arada o kovduğun adamın ya evde çocukları 1 ekmeğe muhtaç şekilde bakkaldan alınmış O bayat ekmeği  bekliyorsa! Ya sadece akşam ki yemekleri oysa? .. Bunu hiç düşündün mü?  Bende düşünemedim de sonradan aklıma geldi.

ALİ: ....

=============================================

-Ertesi Sabah-

K: Herkes ailesine haber verdi di mi?

ADN: Emir sana diyor ..

E: Ben mi? Yok ben her zaman ki gibi direk eşyalarımı toplayıp geldim.

K: Yapmayın şöyle ama sonra velileriniz bana kızıyor.

ADN: Ben arıyorum hemen babasını kulaklarını çeksin veledin..


E: Nabıyorsunuz ya siz? 10 yaşında çocuk muameleri nedir? Hadi gidelim işte.



ADN: Ön taraf benim, ön taraf benim!

S: Ben oturucaktım ama oraya

ADN: Sen ilk frende arabadan uçarsın şu arabaya baksana!




(Radyoda şu şarkı çalmaktadır; http://www.youtube.com/watch?v=Du2nHqm1DPs  )


Ve hep beraber arabaya sıkışmışlardır.Adnan bey hine yazlık kıyaflerini giymiş. Araba ise küçük tosbağa arabalardan - O arabaya rağmen uzunca bir zaman yolda kalabilmişlerdir.)


.
.
.



ADN: Ya hadi demin kendimi zar zor tuttum, çocuğu kader yere düşürmüş ,felekte ardından  bi tane geçirmiş diye bişi demedim ama allah seni kahretmesin! Şu arabanın başına ateşler düşsün. Bula bula bunu mu buldun oğlum?


K: Ya abi niye şikayet ediyorsun  nesi varmış arabanın ..


ADN: Nesi yok ki? Şuraya bak daracık rahat oturamıyorum.


K: Ya arkadakiler ne yapsın?





E: Hohhhhh abdullah yuh sana! Çullandın üstüme ,boğuluyordum lan!

A: Ee nabayım..

E: Sami, sami!? ölmedin mi di mi? Bak sesi çıkmıyor adamın


S: Yo.. yok camı açtım biraz burdan oksijen alıyorum.

E: He iyi o zaman


ADN: Araba patlamasa bari ya,şunun sesine bak.


.
.
.

ADN: Ya buduyucam senin fidanlarınıda ,değiştir şu şarkıyı değişik bişiler aç oğlum.

K: Adnan abi senin böyle yapıcağını bilseydim almazdım seni yolculuğa

ADN: Nedenmiş?

K: Herşeyde bi sorun buluyorsun herşeyde!




ADN: Ama olmaz ki


(Radyoya el atar ve attığı gibi şarkı değişir.)


( Radyoda şu şarkı çalıyor; http://youtu.be/X9s_CQx4ylU?t=1m20s )


ADN: aha nasıl bu


E: Benim anlamadığım tek dokunuşla nasıl açıyorsunuz şu müzikleri?


K: istemiyorum abi ben şu şarkıyı hem sende yaşının adamı ol artık! Slow şarkılar dinleyip hayata küssene biraz.

ADN: Sanane olum allah allah önüne baksana sen!


K: Yok ama ben dinleyemem bunu

ADN: Değiştirtmem!


(Radyo için birbirlerine girerler. Adnan bey bi ara kerem in elini ısırır.)


A: Yola bak kerem yola!

.
.
.
.
.
.

Ve bir acı fren hemen ardından gelen çarpışma sesi!



BÖLÜM SONU
5
Bize Ulaşmak İçin / İletişim Adresleri
« Last post by mÂviFiLm on February 05, 2014, 06:03:13 pm »


mÂviFiLm Twitter Adresi : https://twitter.com/mavifilm13

Senarist Twitter Adresi : https://twitter.com/harf_ve_rakam

Yapımcı Twitter Adresi : https://twitter.com/guraykantt
6




(Ali bey işe gitmek için evinden çıkar. Apartmanın hemen önünde onu bekleyen bi grup akrabası ile karşılaşır.)




- Ali amcaa

-Ali dayı

-: Ali baba..

.
.
.


A: Ne oluyor ya?


* Amca biraz borç verir misin ya lütfen.

-: Evet baba benide sokaklardan al ,malum kış geldi artık.

- Ayı adam benide al.

-: Ama oğlunum ben senin hadisene!

A: Ayı mı dedi o ? Sen köprüyü geçemedin bi kere tamam da. Hala mı aynı numara ya bi çekilin gidin lütfen. Yıl olmuş

2014 hala aynı şeyler ..yapmayın!


- Başlarım paranada sanada ya ayının tekisin işte


-:Babaaa gitme babaa!

*Niye ayı dedin lan adama belki parayı koparacaktık!

- Ya yeni taktikler bulmamız lazım ,olmuyor böyle.

_________________________________

A: Zengin olduğumu kim söyledi ki bunlara inşallah diğerlerinin kulağına gitmemiştir.. gitmişmidir acaba?


(Biraz ileride hemen önü mahallenin esnafları tarafından kesilir.)



- Günaydın ali bey.

A: Ee Sizede günaydın ,ama şey haftaya pazartesi vericem söz

- Bırak bu haftaya ayaklarını şimdi.  Duyduk ki çok zenginmişin şirket üstüne şirketlerin varmış.

A: Arkadaşlar ,ne ahahaha şaka di mi? Ya yapmayın etmeyin uydurmaca bunlar.

- Biz anlamayız, ver artık şu paramızı be adam

A: Vallahide hafta başına söz ya, şimdi izninizle işe gitmem gerek. Geç kalıyorum.

.
.
.

- Ne işte çalıştığınıda hiç sormadık di mi? Hata bizde arkadaş.

- Ama haftasonu bile çalışıyor adam taktir etmek lazım

- Parasını bi getirsin öyle takdir ederim, beleşe yok.

=============================================


(Remzi ,Şemsi bey'in lokantında yanında güzel bir kadınla oturuyordur. Sofrayı donattırmış. Lokantada hine bilindik

kişiler var. Müşrit bey ve 1 kaç müşteri daha)

.
.
.


RMZ: Hele beğenmemişsen burayı, istersen leahmacuncuya gideh?

+ yok sağol iyi ya burası


RMZ: Sen öyle istiyirsen

+ Hıı Çok kibarsın

RMZ: Öledir, diyarbagırda argadşlarda öyle derdi, sonra ne anlama geldüğini bilemediüm içün onları sopayla

kovalamıştım.. Özlirem oraları vallahide ya.

RMZ: Ama merag etmeyesen senide götüreceğem diyarbagıra emide gelin olaraak

+ Fikirlerimide sorduğun için teşekkür ederim

RMZ: Ricaaa. Bunuda yeni örendim rica.


.
.
.

RMZ : Rica,rica hele raci ya. bak işe hele Raci adında bi tanıdğm vardı onu anlatmışmıydım ?

+ Hayır,anlatmamıştın.

RMZ: Listın hiırrr

___________________________________________

(Adnan bey Üstü başı yırtılmış ,elinde bir kap ile dükkana girer. Müşterlerin yemeklerinin tadına bakıp öyle

ilerliyordur.)


ADN: Hmm biraz tuzsuz.

- Nabıyorsun ya?

ADN: Fakirlik işte..
.
.
.

MRŞT: Lütfen o pis kaşığınızı yemeğimden uzak tutunuz.

ADN: Amann, senin yemeğine kalmadık müsrif bey

MRŞT: Müşrit efenim. Müşrit!

ADN: Herneyse işte ..

.
.
.


ADN: Sami dur çek şu kolunu saklamışsın tabağını.

S: Yok abi sen bu tabaktan yiyemezsin

ADN: Neden lan?

S: Vallahi başka zaman olsa al tabağım senin olsun derdim ama, bu sefer olmaz. 


(Adnan abi boynunu edip gidicek gibi yaparken tekrar tabağa saldırır. Sami ile boğuşuyorlardır. Melahat hanım boğuşma sesleri üzerine oraya gelir.)


M: Ne oluyor ya! Kavga yeri mi burası? Hadi çıkın dışarı, nabıyorsaanız orda yapın.

ADN: Şu garibe bir tas çorba verin.

M: Daha dün vermiştik ama ne yaptınız 1 günde bitirdiniz mi?

ADN: Ee yani biz günlük olarak yaşadığımızdan 2 günlük yemeğe elimizi sürmüyoruz.

M: ...


(Ve müşrit bey yere yığılır. Tüm herkes ona odaklanır.)


ADN: O ne oldu şimdi ya? Bak işte adama 2 günlük yemeği yedirdiniz belkide dokundu.


M: Ay niye bakıyorsunuz yardım etsenize adama ..


=========================================


(Ali bey kendi iş yerine gelip hızlıca üst kata çıkar.(Asansöre biniyor aslında) Ve berk'in odasına sertçe girer.)



BRK: Ali bey ..

ALİ: Yeter bu kadar! Fakir fukaranın hakkını yemek nasıl oluyormuş göstericeğim size!

BRK: Aman ali bey zaten hep beraber yemiyor muyuz?

.
.
.


ALİ: Oda doğruydu di mi ya tüh!


BRK: Siz iyi misiniz?

ALİ: Değilim berk değilim! Mahalledekiler zengin olduğumu öğrenmişler şimdi ben ne yapayım?

BRK: Oturun şöyle ,sakinleşin bi

.
.
.
ALİ:  O kadar da inandırmıştım herkesi. 

BRK: Demek öğrendiler ha ,yalanlasaydınız.

ALİ: Yaptım,onuda yaptım ama yok. Duymuşlar bi kere artık kim söylemişse

BRK: Hemen ümitsizliğe kapılmayın.

ALİ: Ne yapıcaz ?

.
.
BRK: Merak etmeyin efendim ben biliyorum ne yapıcağınızı..

=========================================


(Emir elinde ekmekler dükkana girer. Herkes müşrit beyin başında toplanmış ..)


E: Ne oluyor ya? 

ADN: Ahanda ekmekçi başıda geldi.

E: Ne olmuş müşrit abiye?

M: Ay bi sessiz olun kalbini atıp atmadığını duyayamıyorum.

E: Nabzına bakıcaksın anne nabzına..


M: Sanane ya belki ben kalbinden anlıyorum.

.
.
.

M: Yok, atmıyor kalbi ölmüş. Adam ölmüş.

ADN: İlk dediğinde anlamıştık zaten

E: Nasıl olur,bu adam durduk yere ölmemeli.

_______________________________________________

RMZ: Hele Pitanem gödelim buralardan ortalık garıştı iyicene. Gel gel martıhlara çih köfte atarık

+ ...

_______________________________________________


.
.
E: Zehirlenmiş olmasın, midesini yıkatmak için hastaneye götürelim hadi..Sen yanlış duymuşundur olmaz yani .. Durduk yere ölünür mü?


(Sami yerde yatan müşrit beye kısaca bi baktıktan sonra çıkıp gider.)




M: Asıl soru kim öldürdü?


(Melahat hanım orda oturan tek müşteriye bakar. Oda yavaşça ordan kaçar gider.)

ADN: Kesin, emir yaptı!

E: Ben mi?

==========================================

(Kurgu)

(Emir çorbanın içine zehir döküyor. İşlemi tamamladıktan sonra tepsinin içine koyup müşrit beye götürüyordur. )


E: He-he-he hadi bakalım bu son çorban olucak müşrit. Boğulana kadar iç!

.
.
.


MŞRT: Garson bey çorbam nerde kaldı ?

E: Geliyor efenim geliyor..


======================================

E: Çok saçma ben öldürücek olsam bi nedenim olurdu? Neden yani?

ADN: Belki fazla getir götürden bıkmışındır. Çünkü ne zaman gelsem bu adam burda.. Ee bugünde haftasonu, tek çalışan

sensin. Daha az getir-götür yapmak için yapmış olabilirsin.

E: Böyle anlatınca harbiden mantıklı oldu biliyor musun? Katil ben olabilirim.

ADN: Tabi

M: Yuh ama! Benim olum yapmaz öyle şey. Hem senin yapmadığını nerden bilelim adnan?


ADN: Ben?

==========================================

(Kurgu)

(Adnan bey elinde çorba topladığı kovası köşe başında müşrit beyi izliyordur. Emir tam servis yapıcakken önünü keser.)


ADN: Dur,dur emirciğim sen yorulmuşundur ben götürürüm bunu

E: Neden ya, bıraksana..

ADN: Ver, ver sen dinlen biraz.

E: Bunların hepsinin müşrit beye gittiğini biliyorsun di mi?

ADN: Evet tabi

E: Aklından kötü bişi geçmiyor?

ADN: Ya ver hadi şunu ama ya.  Daha içine ilaç falan atıcaz falan ohoo bide seninle uğraşıyoruz .

E: İyi tamam al madem çok ısrar ediyorsun


(İçine ilacı atar. Yüzüne kötü bir gülüş takınıp müşrit beyin masasına servis yapar.)

MŞRT: Teşekkür ederim efenim

ADN: Önemli değil, efenim! ölücekmişsiniz,sanki son yemeğiniz gibi yemenizi tavsiye ederim.


===========================================

M: Evet sen! Daha fazla yemek artsın diye yapmış olabilirsin.


ADN: Aslında ...buda güzel fikirmiş. Düşünemedim bunu. Ama yok ben yapmadım zaten yeterince başım derde girdi. 


E: Hastaheneye  götürsek mi? Konuşucağımıza..


M: Bence ilk baş adnan'ı nezarete attıralım. Katil aramızda.

ADN: O zaman ona sahip çıkalım madem aramızdan biriyse..çünkü ben değilim.

E: Abi bak yaptıysan yaptım de. Uzatma işte..


ADN: Kaç kere söylüyücem yalancı çoban yaptınız beni burda iyice. Ben yapmadım! Belkide senin kocan yaptı melahat!

Nerden biliceksin?


M: Şemsi mi ?

================================================

(Kurgu)


(Şemsi bey köşede durmuş müşrit bey'i süzüyordur. Melahat hanımda o arada müşrit beye servis yapıyor.)


Ş: Bak bak! Şu teşekkür etmelere,iltifatlara bak. Biz burda korkuluk muyuz be! Sen görürsün ama..


(Oda emir'in önünü keser.)

Ş: Evladım ver onuda ben götüreyim müşrit bey'e.

E: Sende zehirliyiceksin di mi baba? Tamam al götür al. Sabahtan beri zehirliyoruz zaten ölemedi gitti.
Ne pislik adammış bu ya.

.
.
.
E: O elindeki bonibon mu baba?


============================================


M: Şemsi neden yapsın böyle birşeyi.

E: Hemde bonibonla?

ADN: Evet küçükken onunla intihar etmeye çalışırdı abdullah.

M: Ayy ne bonibonu sen benim soruma cevap ver..

ADN: Ne sormuştun ki?

M: Şemsi neden yapsın böyle birşeyi!?? Neden?

ADN: He, Kıskançlıktan tabi neden olucak!

.
.
.

E: Ama buda çok mantıklı şimdi, babam ortalarda da yok.

ADN: Yaaa gördünüz mü?  Zehirleyip kaçmış demek ki belkide uzaktan bir yerlerden izleyip pis pis sırıtıyordur.



M: Off başımıza bunlarda mı gelicekti..Meğersem herkesin Mürşiti öldürmek için ne çokta sebebi varmış böyle ya


__________________________________________

(Ve rafık baba ve ekibi lokantaya girer.)


RFK: Eller havaya, herkes ellerini kaldırsın. Hadi bi delilik yapmayın da o cesetten yavaşca uzaklaşın evlatlarım.

E: Evlatlarım?
 
ADN: Aa yakalandık. Vallahide ben yapmadım bunlar öldürdü..

M: Yalan atma adnan sende burdaydın sen öldürdün

E: Ölmedi o adam ölmedi

ADN: Öldü ya olum işte daha neyi inkar ediyorsun?

E: Deme öyle deme.. kalbimizde yaşıyor de ama öyle de me



MVZT: Oh be rafık baba.. bi kerede hem cesedi, hemde suçluları bi arada yakalayabildik.

RFK: Alın bunları alın.. hadi şamatayıda uzatmadan çabuk gidelim.

.
.
.

M: Bizim suçumuz yok! Vallahide yok! Ay yok diyorum neden dinlemiyor sunuz?

E: Anne o lafın bi faydası dokunmuyor ya istersen tekrarlama.

M: Nerden biliyorsun?

E: Tecrübe diyelim


=============================================



(Abdullah ile hine selen'in boş evinin önünde Çekirdek çitliyor. (camda Satılıktır! yazısı hala duruyor.)



A: Ah be zalım,niye gittin buralardan, buralar şimdi sensiz , buralar şimdi soğuk, gerçi.. kışın gelmesindende

kaynaklanıyo olabilir bu.

A: Off off

( Çok geçmeden biri tarafında dürtülür.)


SLN: Abdullah nabıyosun ya bu soğukta burda?

A: Se .. se .. selen!

SLN: Evet ben

A: Selen!

SLN: Adımı unutmamışsın,güzel.


A: kim? ben. Yok en son unutucak kişi benim ya ayıp ediyorsun. Ama taşınmıştınız ? Yoksa geri dönüş mü yapıyorsunuz?


SLN: Taşındık,taşınmasına hemen yan tarafa taşındık..

A: Ne?

SLN: Hiç mi bakmadın yan tarafa?

A: ...

SLN: Ne oldu? Sustun.



A: Hiç sordun mu?

SLN: Neyi sordum mu?

A: Senin yokluğunda Abdullah ne yaptı etti, kaç aydır?



(Arkada şu şarkı çalmaktadır; http://www.youtube.com/watch?v=0mBvbvRB590  - Klip)


Abdullah depresyona girmiş ki hine kahvaltıda gayet hızlı ve öfkeli. Bir ara tam ekmeği yutmaya çalışırken adnan bey

mühadele ediyor.
--
Mahallenin tüm çöplerini toplamış selen'in evinin önüne atıyor.  Buda yetmezmiş gibi çöpçü kamyonunu kaçırıp ordaki

çöpleri bile onun evine döküyor.

--

Abdullah evin önünde yatarken adnan bey onu kaldırmaya geliyor ancak türlü çabalar ile başarılı olamayınca(bir bildiği

var ki buraya yatmış diyerek) oda onun yanına kıvrılıyor.

__________________________________________________________

A: ...


SLN: Tamam soruyorum. Ama başka bişi sorucam. Bu elindeki kovalar ne için? Bişey mi dağıtıyorsun yoksa?

A: Onlarda, yemek var ya. Tüm lokanlataları tek tek gezip yemek topluyorum.


SLN: Peki üst başının hali?

A: Babam daha çok yemek verirler diye biraz üstümü başımı parçaladı da  he-he. İşe yarıyor ama,babam çok akıllı adam ya

SLN: Ama olmaz ki böyle dur şu montumu sana vereyim.


A: Harbiden mi? bana küçük gelmesin

SLN: O kesinde zaten artık bi çaresini bulursun.

.
.
A: Sağol ya ,çok sağol. Ee peki sen nabıcaksın böyle?

SLN: Beni dert etme. Son çıktığım çoçuk hem zengin ,hem salak onu kandırıyorum ben ya. Sen güle güle kullan montunu.

A: ...



======================================


(Kerem bu sefer herkesden geç kalkmıştır. Yüzünü bile yıkamayıp direk salona geçer. Birden etraf sarsılmaya

başlamıştır.)



K: Ne oluyo lann deprem mi oluyor... aaa.


K:  Kamera sallanıyormuş ya bende deprem sanmıştım offf. Çok korktum! Uykum açıldı ama o yönden iyiyim.

.
.
.

K: Aa koltuklar falanda yepyeni. Ne ara gelmiş bunlar ya? Anne! Aslı? Nerdesiniz ya? Bazen evli olup olmadığımı

sorguluyorum ya. Bu nasıl evlilik? Bu nasıl aile?

 
=====================================



(Ali bey kahveye girer selam verir, sonrasında bir köşeye oturup gazeteleri okumaya başlar.)


A: Bakar mısınız.. pardon. Nasıl diyicektim ya. Afedersiniz!? Yok bu da olmadı.


.
.
.

A: Hacııı buraya 1 çay çek be! öhöm oldu galiba

- Geliyorr

A: Oh be bunuda becerdim


(Biraz bekledikten sonra çay'ı gelir. O Sırada içeri telaşla bir adam daha girer. Diğer kişilere bişiler diyor bazıları

onu takip ediyordur. En son bizim ali bey'inde yanına gelir.)



- İş var gardaş geliyon mu?

A: Ne işi?

- Tuğla taşıyıcaz.

A: Çayımı bitirsem önce?

- Acelemiz var yalnız geliyon mu gelmiyon mu?

A: Neyse tamam geleyim bari. (Yüksek sesle) Sonuçta bende iflas etmiş.işsiz,güçsüz adamım elbette gelmeliyim!

- Tamam hadi hadi

====================================


(Melahat hanım sorgudadır.)


M: Vallahide ben yapmadım.

-  İyide biz sana sen yaptın demedik ki ?

M: Demediniz mi?

RFK: Al bunu atın nezarete

- Tamamdır rafık baba.. bu arada zekanıza hayran kaldım . sherlock holmes'a taş çıkartsınız!

RFK: Tanımadığım kişiye taş çıkartmam evlat! Hadi işinin başına hadi! Şamatalık yapma.

______________________________________


(Daha Sonra adnan bey sorgusu)

ADN: Şunuda belirtmek isterim ki ben körüm amirim doğuştanda olabilir sonradanda, aynı zamanda unutkanlıkta var bende o

öldürülen kişiyi tanımıyorum. Zaten sevmezdim kendisini böyle cins cins giyinirdi.  Ukala konuşmaları falan

RFK: Bunuda atıyoruz.

ADN: Aa neden? Olmadı mı, tutmadı mı yalan.

____________________________________

(En son Emir.. )


E: ...

- ....

E: Hep böyle susucaz mı ya, soru sormuyucak mısınız?

RFK: Hşşt.. Evlat burda soaruları biz sorarız

E: İşte, bende onu diyorum sorsanız ya bişiler..  Ama şu ışığıda kafamın içine koysaydınız bu kadar yakın olması şart

mı? Sizi bile göremiyorum.

- Sorguda huzursuzluk demek ha? Işığa hakaret etti, bunuda atın içeri..

====================================


(Ve hine aynı nezarethaneye düşmüşlerdir. Emir etrafı inceliyor.)


ADN: Neye bakıyosun sen öyle?

E: Duvarları boyamışlar baksana. uzun zamandır gelmiyoruz buraya. İnsan bi haber verir bari renk seçimini biz yapalım.

O kadar girip çıkmışlığımız var.

ADN: Aynen ya, keşke turkuaz mavisi falan olsaydı, beğenmedim.

E: Kaz mavisi ne ya?

ADN: Renk renk ,gerçi sen anlarsın bildiğin en fazla 10 tane renk var.

E: O kadar çok renk var mı? Benim hayatım hep siyah-beyaz film tadında, bi o kadarda sıkıcı.

ADN: Merak etme sanada restorasyon yaparlar elbet.

E: Harbi mi?

ADN: Tabi

E: İlk defa moral verici bişey söyledin adnan abi farkında mısın?


(Şemsi bey tüm olanları duymuş olucak ki ,direk melahat hanım'ı ziyarete koşmuştur.)


Ş: Melahat!

M: Şemsi!


E: Aa babam gelmiş. Baba bizde burdayız yan tarafta!

Ş: Nasıl oldu bu olay? Siz mi öldürdünüz mürşit'i? Neden öldürdünüz ya o adam gazete yazarıydı. Tamda lokantam hakkında

bir yazı yazıcaktı. Hatta her sabah erkenden kalkıp bakkal,market demeden gezip gazetelere bakıyordum köşelerde falan

benim lokantam hakkında yazı var mı diye

M: Yazı mı?


======================================

(kurgu)



(Şemsi bey gazete okuyor.. )


Gazetede yazanlar;  Meşhur lokanta sahibi Şemsi bey lezzet sırrını açıkladı; Yemeklerim gayet normal bence siz

gerikalısınız.


Ş: Tam olarakta, böyle açık ifade etmemiştim ama güzel bi başlık olmuş, gururlandım.


(Sayfayı çevirir.)

- Gündemi takip etmekten bunalıma giren genç boğaz köprüsünden atladı. Gencin bu hareketi dürüstlüğünden ötürü alkış

aldı.

Ş: 3. Sayfayı niye okuyorsam? Dur en iyisi şu röportajımı çerçevelettireyim ben.


===================================



ADN: Ee bizde sen öldürdük sanıyorduk

Ş: Ben , ben niye öldüreyim allah allah! Hem zaten merak etmeyin gerçek katil bulundu. Çıkıyorsunuz siz. Keşke ilk baş

bunu söyleseydim. 

E: Kimmiş?

.
.
.

ADN: Kimmiş ?



ADN: Söylesene lan hadi!



ADN: Yok, cevap vermiyicek kesin. İşin yoksa bekle 1 hafta böyle.






BÖLÜM SONU
7
Arkada şu şarkı çalmaktadır ; http://www.youtube.com/watch?v=luvK8bpMM7s  - klip )



Öğle vakti olmuş, Kerem herkesten önce kalkmıştır. Elini yüzünü yıkayıp doğruca mutfağa gider.


Şemsi bey'in lokantasında müşteriler yavaş yavaş azalıyordur. Müşrit bey hariç o hep orada. Evinden çok lokanta da duruyor bu adam.


Emir işi zaten çoktan boşlamış, lokantaya aldıkları televizyonu seyrediyor. (TV AÇIK)


Adnan bey ve abdullah eski model bir kamyondan indikten sonra Kamyonun arkasından eşyaları hemen yan taraflarındaki yarım kalmış inşaata ( para vermemek için kendileri) taşırlar.


Asosyal can ise yataktan çıkmak istemiyordur. Hine ergenliği tutmuş olucak ki yattığı yerden tv izleyip ,yemeğinide yatakta yiyordur.


Remzi bey üstüne pembe bir takım elbise giymiş, ayna karşısında saçlarını limon ve limon kolonyası (evet adam işi sağlama alıyor.) ile düzeltmeye çalışıyordur.  Diğer kolonyalarıda da üstüne boşalttıktan sonra evinden heyecanlı bir şekilde çıkar.



Kerem çöpleri atmaya çıkarken karşısında remzi bey'i görür.


RMZ: Hela göna ıydınha

K: Ne? Anlamadım

.
.
.


K: Bak bak şu merdivenlerden inişinee bak.. ulan şu adamın bile benden daha heyecanlı bir hayatı var.. üstündeki kıyafeti saymazsak tabi.


Kerem çöpü oraya bırakır. Bugünlük ev işlerini yapmama kararı almıştır. Salona girer, koltuğa tam oturucakken.. yere düşer.
.
.
.

_______________________________________

K: Aghhh Eşyalar.. eşyalar gitmiş!


K: Hırsız mı? Yok ya bu kadar açgözlü bi hırsız olamaz .. ANNE! Anne !!

.
.
.

+ Ne var kerem? Ne oldu? kahvaltıyı hazırladın mı?

K: Eşyalarımız yok.

+ Kahvaltı?

K: Ben bıraktım artık ya cidden. Çünkü bu romantik erkek tavırları bana göre değilmiş valla. Yani yok kahvaltı olsun,temizlik olsun. Sıkıldım bu işlerden. Maço olmaya karar verdim.

+ Aa ama kötü olmuş benimde çok işime geliyordu.

K: Kader,kısmet.   Eşyalara dönelim mi anne? Hani şu yerinde olmayan eşyalar..

+ Amannn dert etme ya. Babana söyle o yenilerini alır.

.
.
.

+ Ben şimdi yatıyorum fazlada bağırma öyle. Aslıyı da uyandırıcaksın.

.
.


K: Bu kadarda rahat olunmaz ama ya.. tamam zenginiz ama.


(Gidip adnan bey'in kaldığı odaya bakar, yataklar darmadağan olmuş odada kimse yoktur.)


K: ADNAN ABİ!
.
.
.

K: Buda mı senin başının altından çıktı yoksa? Bari yatakları toparlayıpta götürseydiniz eşyaları . Şimdi hiç işim gücüm yok bunları toplama... 


Kerem in şeytanı diyor ki; kendine gel kerem. Az önce ev işlerini tamamen bıraktın sen. Artık romantik erkek değilsin sen. 

K: Doğru dedin Maçoyum artık ben maço!

Kerem'in meleği diyor ki; Ay tamam be ben toplarım buraları vallahi siz gidin.


K: Harbi mi? Gel bi sarılıcam ,çok iyisin ya.


Kerem Şeytan ı ; Bak şuna bak az önce maço yum diyordu şimdi şu hareketlere bak .. salak yemin ederim gerizakalı biraz maço ol ! Benim fikirlerime uyda

K: Ne fikri?

_______________________________________________

(Kurgu)


Aslı elinde çaydanlık salona doğru yürüyordur. Tam salona giricektir ki ,kapı arkasında saklanan kerem ona arkadan çelme  takarak düşürür.


K: Nasıl maçoca bi hareketti ama? hehe .. Ne olmadı mı?

=================================================


(Emir hala tv seyrediyordur.)


BR: Şşt alo..

E: Ha, ne var?

BR: Bugün lokantanın önünü sen temizliyiceksin.

E: Bak espiri yaptı ama o kadarda komik değildi halbuki neden güldüler acaba?

BR: Sana diyorum ya..

BR: Ne seyrediyorsun sen?

E: 13 Adam.

BR: O ne ki?

E: Böyle 13 adam var işte, 1 araya gelip komiklik yapmaya çalışıyorlar.

BR: Komik mi peki?

E: Yoo. Yani aslında hepsi bir anda konuşunca hiçbişi anlamıyorum.

BR: O zaman niye seyrediyosun bırak şunu, git çalış.


E: Hiç ... biz program yapsak , 3 müz Beraber yapsak yani bu programdan daha komik olur be


_____________________________________________________

(Kurgu)


E: Ya ahahahahaha demek öyle ha ? Kerem sende gül olum biraz


K: Ha -ha ahaaha. Yok yapmacık olmuyor valla

ADN: Siz ne anlatıyorsunuz ya? Anlamıyorum ki ne amaçsız , ne boş program ya bu terkediyorum ben stüdyoyu. Böyle saçma sapan espiriler yapıyorlar bide.


.
.
.


ADN:  ahh kalbim ahhh  ..


(Adnan bey tam stüdyo yu terk edicekken yere yığılır.)

K: Adnan abi düştü bişiler oldu adama olum..  Yardım etmiyicez mi?

E: Kusurabakma kerem şu an çok çekici baktım kameralara duruşumu bozamam. Hele adnan abi için hayatta bozamam


K: Yardım edin! alo arkadakiler adam bayıldı.

E: Şşt şşt çaktırma ya numara yapıyor o reyting almamız lazım.

K: ..

E: Neyse gülmeye ve boş sohbete devam ahahahaha. Hadi ama seyirci ne biçim şeysiniz siz öyle daha leb  demeden gülmeniz lazımdı! Bide bunlara para veriyoruz he.

____________________________________________________



BR: Çok boş adamsın sen

E: Ama bak dinle.. Tamam fazla komik olmazdı ama sıkıcı olmasından iyidir.

BR: ...


____________________________________________________

(Kurgu)


Tanıtım: Defalarca ölümden dönen adnan bey'in mucize sırrı ne? Ölümsüzlük formülünü birazdan veriyor! Tabi öncesinde birazda biz reklam vericez! Bekleyin yani bir 30 dk!



(kerem doktor kıyafetleri içindedir. Adnan beyde hemen yanında. Emir ise sunucu.)


E: Evet sayın seyirciler. Reklamlardan döndük! Gayet hoş reklamlardı. kah güldük. Kah sinirlendik. Arada canım çikolata çekti. Çünkü o reklamlar yok mu o reklamlar..  Neyse bugün stüdyomuzda değerli bir konuğumuz birde hocamız bulunuyor. Adnan bey..

ADN: Merha...

E: 1 dk ben lafımı bitireyim ondan sonra herkese merhaba dersiniz. Şimdi.

ADN: Merhabalar

K: Merhabalar diyor kendisi

E: Doktorun dediğine göre merhabalar dedi. Bir alkış alalım..


(Alkış)


E: Evet adnan bey şimdi çoçukluğunuza inelim. Nasıldı çoçukluğunuz? Yani neler yaşadınız?

ADN: Konu, konumuz bu değildi ama..

E: Olsun siz hinede çoçukluğunuzu anlatın bize

ADN: Peki. Başlıyorum, benim çoçukluğum çok kötü ve acı dolu günlerle geçti. İlkokulu bitirdikten sonra okuldan alındım. Bir dershaneye bile gi... dershane mi? ban.. bana bişile..

(Adnan bey ordada bayılır.)

E: Ve adnan bey kalp krizinden ölüyor. Son bi alkış daha alalım rahmetliye. Defalarca ölmeyen adamı stüdyoda öldürdük.

(Alkış)

========================================
.
.
.


(Kerem sokaklara inmiş.Heryerde Adnan bey'i arıyordur. Yolun kenarında bekleyen bizim sakızcı dedeyi görür.)


K: Dedeciğim pardon sana adres sorucaktım

K: Dedee!?


K: Dede dondun mu ya ne oldu sana? Al işte dedeye sahip çıkmadınız! Donmuş adam!

- Aaaaaaaytttt


K: hhaass.. ne oluyor ya!?

- Aradığın kişiler, 2 sokakta ötede bir inşaatta. Aradığın eşyalarda orada.

K: Oha! Adres sorunca yanlış yolu tarif edenleri gördümde, bunu ilk defa görüyorum. Ermişsin sen dede!  ERMİŞ DEDE!

.
.
.

- Borcunuz 2 sakız.

K: Sakız mı?


=========================================

(Emir söylenerek(donarak) lokantanın önünü süpürmeye devam ediyordur.)



E: Ne lokantaymış ya müşterisi yok, işi çok! Bu kadar işe gelemem ki ben. İstifa etsem kabul ederler mi acaba?

E: Kov beni baba kov!


(Yanına beyazlar içinde bir adam gelir.)



E: Merhaba?

- Kutlamadığın doğum günleri sana günahlarını hatırlatsın abdullah.

E: Sen kimsin!?

E: Ayrıca adım abdullah değil ki emir. Hem sen üşümüyor musun bu kıyafetle ? İncecik giyinmişsin.


- Adnan bey'in doğum gününü kutla abdullah daha fazla günaha girme!


E: Hala abdullah diyor adam. Benim nerem abdullaha benziyor? Aramızda 777 fark var bi kere. Aa gitmiş bile.

E: Kayboldu .

.
.

E: Adnan abinin doğum günümü dedi o?


=========================================


(kerem dedenin tarif ettiği inşaata girer. Gezer,gezer sonunda kapısında naylon bulunan bir odaya dalar.)


ADN: Oha! Yuh! oha kapısız yerden mi çıktın! İnsan bi şu naylona tıklatırdı.


K: Eşyalarımız.. niye alıp götürdün bunları abi, ne amaçla?


A: Size daha fazla yük olmak istemedik be kerem

K: Yük ? Oldunuz zaten olduğunuz kadar ya, bize kalmaya gelirken sanıyordum ki evinizi tadilatını yaptırana kadar bizde kalıcaksınız ama siz naptınız aldınız bizim evi komple götürdünüz? Yakıştı mı size?


ADN: Amannn söyle babana yenilerini alsın, şu an asıl mağdur olan biziz olum. Görmüyor musun? İnşaat köşelerinde yatıyoruz.

K: Görende sizi kovduk sanar valla..


A: Hem bu evi bize baban verdi kerem

K: Babam mı?

ADN: Evet! Bu inşaatlar bu evler hep onunmuş. Bende rica ettim.

K: Rica?

_______________________________________

(3 saat önce)

(Adnan bey ali' bey in ayaklarına yapışmıştır.)


ADN: Aliciğim nolur nolur nolur bize ver o  evi

A: Daha tamamlanmadı be adnan, nasıl vereyim sana.

ADN: Olsun biz şimdiden yerleşelim, borcumuz neyse artık 128 taksitle otururuz. İndirimde yaparsın di mi?

A: ...

___________________________________________


ADN: Tamam biraz ısrar etmiş olabirim..

K: ...


(Naylondan tıklama sesi gelir.)


ADN: Gel!


E: Herkese selam

ADN: Bak ama görüyor musun? Saygılı,efendi çoçuk kapıyı çalıpta girdi.


E: aa kerem sende mi burdasın ya?

K: Sen nasıl burdun olum burayı , sanada dede mi tarif etti?

E: Ne dedesi? Yok, benim ki farklı biraz. Abdullahçı varda bi tane.. Gitmeden adresi not olarak yazıp bırakmış. Böylede iyi bir adam.

A: Ne?

E: Ne, ne ?

A: Abdullah dedin.

E: He onu , onu sana demedim ya


K: Eşyalar dikkatini çekti mi? Baksana bi

E: Eşyalar?
.
.

E: Harbiden ya bu koltuk takımı falan yabancı gelmedi.

K: Adnan abi kusura bakma ama bunları geri almam lazım

ADN: Allah allah .. Ya zengin adamsın ,yenisini alırsınız siz. Hem Senin koltuğun benim koltuğum ..benim koltuğum, zaten yok. Hepsi yandı. kül oldu. O Kadar dişimi tırnağıma taktım. Her türlü işte çalıştım.Mermilere kafa attık.

A: Onu bende yapmıştım baba.


ADN: Herneyse sus sen ... Para biriktirdim..Ama gel gör ki tüm emeklerim bir çırpıda gitti. Gözlerim yaşardı şu an .. Ay ağlıyıcam. Ühü hü hü... Yan taraftaki evsiz bişiler kızartıyordu onun kokusuda yaşartmış olabilir gözlerimi. Çok pis kokuyor olum baksana şu kokuya.


E: Hiç bişi anlamadım ama ya, sanırsın hayatımız bi dizi ve ben ortasından başlamışım.

ADN:  Şimdi ben nabayımm ya nereye gideyim. Bu gariban adnan ve yavrusu sokak köşelerinde soğuktan donsun mu? Bunu mu istiyorsun kerem!?


E: Aa unutmadan Kerem bişi söylemem gerek sana
 
K: Ne söylüyüceksin?

E: Gel bi şöyle


ADN: Nereye gidiyorsunuz lan?

A: Gittiler ..

ADN: Nasıl konuşmaydı ama, kesin oda çok duygulandı ve eşyaları bize verdi.

A: GÜzeldi baba
===================================================


K: Doğum günü mü? Adnan abinin..

E: Hee öyle söyledi

K: kim?

E: Abdullah

K: Abdullah ,babasının doğum gününü sana söyledi?

E: İşte abdullah, o abdullah değil

K: Hangi abdullah?

E: Off kafam karıştı kafamın içini abdullah kemiriyor.  Sen boşver onu bunuda adnan abiye süpriz doğum günü yapalım.
Bu koltuk takımıda onların olsun. Bırak yenisini alırsınız, zenginsiniz çünkü baya.

K: Sende mi be emir?

E: Ee ama zenginsiniz. Bi koltuk takımının lafını yapıyorsun sende, ruhun fakir harbiden.

.
.
.
K: Valla mahalleye fakir görünmek için bende 5 kuruşsuz geziyorum. Sırf şu babamın takıntısı yüzünden. Bende pasta parası bile yok.

E: Bende'de yok.

K: Çalışmıyor musun sen?

E: Çalışıyorumda henüz ilk maaşımı alma şerefine ulaşamadım.

K: Lokantada kutlasak? Hem pasta yerine bedava yemek vermiş oluruz.

E: Babam izin vermez ya ona

.
.

E: Ama benim bi planım var.

K: Ne olduğunu sormuyorum bile,direk uygulayalım. 

=================================================

(Emir elinde cep telefonu bi numarayı çevirir.)



E: Ee iyi günler adnan bey ile mi görüşüyorum? Şey diyicektim..(Ne diyicektim)

K: Terör faaliyetleri polisler, banka falan

E: Ben terör örgütü üyesi,  banka hesabınızda polisler tarafından faaliyet gördük.Ve acayip sinirlendik ya öyle böyle değil. Şimdi size vericeğim adrese para getirmeniz lazım. Ne? Yok,bankamatik olmaz. Yatırıcaksınız demedim ki efendim.  Ne kadar?


K: 50 olsun

E: 50 TL yeter. Yok , İndirim söz konusu değil. Allah kahretsin be adam getir işte ne ısrar ediyorsun.



(Yanlarına hine o beyazlar içinde olan adam gelmiştir.)


- Dolandırdığın her kişi sana günahlarını hatırlatsın abdullah.

E:Ama bu hayırlı bişi içindi.

- Farketmez. Hatırla yeter.

_______________________________________________


(30 dk sonra)


(Adnan bey belirttikleri adrese gergin bir şekilde gelmiştir.Etrafı iyice koloçan eder ve  elindeki poşeti okşayıp öptükten sonra çöpe atar. Daha sonra arkasından el sallayarak yavaşca uzaklaşır.  Çöpçü tam o poşeti alıcak iken .. kerem çöpçüyü iter, emirde parayı alır,Son sürat kaçarlar.  Abdullahçı beyaz adam ise yere düşürdükleri çöpçü adamın üstündeki montu ondan çıkarıp kendisi giydikten sonra oda kaçar.)


(Nefes nefese kalmış şekilde pastahaneye gelirler.)


E: İyi günler, merbaha, kolay gelsin,hayırlı işler, ne var ne yok

K: Tamam dur artık

E: Hızımı alamadım valla bi an


K: Bize bir pasta.

- Peki, nasıl istersiniz?

E: Pastalı işte . Nasıl nasıl?

- Anlamadım?

K: Meyveli olsun meyveli..

- Peki tamam veriyorum.


K: Bişi sorucam en son ne zaman doğum gününü kutladınız? Ciddi ciddi cevap ver.

E: Valla 1 yada 2 yaşımdayken olmalı.. Babam öyle demişti yoksa onlarıda hatırlayamazdım.

K: Anladım emir anladım..
.
.
.
-Buyrun pastanız, buda para üstü.


K: Teşekkürler.

E: Versene şu 20 tl yi bana

K: Nabıcaksın?

E: Sen ver bi
.
.


E: Pardon! Şu 20 tl yi de bozar mısınız? Ama 10 luk olmasın 5 lik olsun öyle daha çok gözüküyor.


================================================

(Emir ve Kerem ellerinde pasta şarkıyı söylerek içeri girerler)


http://www.youtube.com/watch?v=aMaJU36Y5P4

*Yazıları görebilmek için EK Açıklamaları açık yapın.

______________________________________________


ADN: Benim doğum günüm mü? Demek bana bana pasta aldınız ha.. Kaç para ulan bu!? Ne kadar para harcadınız buna şimdi.  Birden duygulandım. 

A: Pastayı onlar almış baba üzülmene gerek yok

ADN: Doğru. Onun parası sonuçta benim cebimden çıksa dahada üzülürdüm.

E: Tabi tabi ona şüphemiz yok.

K: Kesinlikle



ADN: ühühü acayip fena duygulandım . Hakkattan ben neden doğdum ki? Hayatın bu kadar pahalı olucağını bilmiyordum.

K: Adnan abi dur gözünü seveyim bırak duygusallığı üfle hadi şu mumları..

ADN: Peki

E: Dilek tut dilek

ADN: Yapma ya, ne dilesem?

E: Para dışında bişiler olabilir

ADN: Saçmalama oğlum para dışında ne dileyebilirim ..

K: Yeni eşyalar olabilir mesela..

E: ...


K: Tamam ya eşyalarda sende kalsın, doğum günü hediyesi olarak kabul edersin.


ADN: Üflüyorum. 


__________________________________________________

(Hepsi pastalarını yiyorlardır, o beyazlı adam orayada gelir.)




- Kutladığınız doğum günleri size günahlarını hatırlatsın abdullahlar


ADN: Bu ne diyor ya?

E: Harbiden bıkmadın mı tekrar edip durmaktan . Al 1 tabak pasta kendine gel biraz. Açlıktan yüzünde bembeyaz olmuş.


.
.
.


- Abi sormayın harbiden bıktım ya bide her gördüğüme abdullah damgası vuruyorum.

K: Abdullahı arıyorsan buldun işte bak tam karşında şu anda biraz meşgul ama ..


- Oha o pastayı ne hale getirdi öyle ya

K: Biraz boğazına düşkün tabi

A: (Ağzı dolu ve konuşmaya çalışıyor)Çoh gozeal poasta Valla



BÖLÜM SONU
8


Can internet kafeye girer. Eli ayağı titriyor, oldukça kötü gözüküyordur. İnternet kafe sahibinin yanına yavaşça yaklaşır.)


C: Var mı?

- Ne var mı?

.
.
.

C: Anla işte .. boş masa

- Var ,varda asıl senin neyin var abicim bi kötü gözüküyosun?

C: İyiyim ben. Anne babamın 1 yıldır eve uğramadığını ,1 yıldır hazır gıda ile beslendiğimi,asosyal olup hiç arkadaşım olduğumu saymazsak iyiyim.

- Tamam tamam geç sen 12 numaraya. Orası boş

C: Tamam Saol abi.

- Ne tür sorunlular geliyor burayada anlamıyorum ki.. neyse



____________________________________________

(Can uzun zaman (2-3 hafta) bilgisayar yüzü görmediği için ilk baş nasıl açıcağını bulamaz.)


C: Bunu, bunu nasıl yapıyorduk ya? Hayır olamaz. Bilgisayar kullanmayı unutmuş olamam! Hayır!


(Kasayı sarsar,yan yatırır. Monitörü havaya kaldırır. Gürültüyü duyan kafe sahibi oraya gelir.)


- Nabıyosun lan sen?

C: İyiyim ,iyiyim. Sorun yok.

- Bilgisayara nabıyon Bilgisayara!? Bozucaksın lan!

C: He, o mu? Şey Bana şunu açar mısın,sayın internet kafe sahibi ,yani abi. Ben unutmuşum da

-Allah allah!! Al açtım. Dahada sarsma orasını burasını. Vallahide kovarım,milyarlık alet o.

C: Tamam peki.
.
.
.


C: Hadi be ordan milyarlık aletmiş. Dandik bir bilgisayar işte.


=========================================


C: İlk baş oyun mu yoksa arkadaşlar mı? Bi facebooğuma bakayım be

.
.
C: Karikatür paylaşanları geç , özlü sözler, güllü videoalar bunuda geçtin mi..Sohbet, ahanda o çevrimiçi!

C: Ne yazayım? Selamün aleyküm olmaz, selam çok ortada kalır. Merbaha, merbaha iyidir.

C: Evet, şimdi cevabı bekliyoruz. Heyecandan elim titriyor.




___________________________________________

(Artık ne kadar cevap beklemişse pc başında uyuya kalmıştır. Hemen yanındaki ufak çoçuğun bağırmasıyla uyanması bir olur.)


- Hile yapmasana laan klavyesinin tuşlarını söktüğümün çocuğu



C: Noluyo, Niye bağırıyorsun lan çoçuk!

- hile yapıyor abi

C: Sende ona hileden daha kötü şeyler yap git ensesine tokat at ,sok kafasını monitöre ne bileyim. Bağırmak niye?  Zaten uyuya kalmışım burda cevap beklerken..

.
.
.



C: Al işte Çevrimdışı olmuş kız. Bide yazdığımı görmüşte cevap vermemiş ayıptır ya ,biraz insaf!


C: Aman sana mı kaldık bende kendimi oyunlara vururum. 


.
.
.

C: Oyunlara bak ya oyunlara!   Bizimkilerin bu oyunların içinde yer aldığını düşünsene tam komedi olurdu ya hehe neyse başlıyalım bakalım. Amannn dolmasın süreler.


.
.
.


=============================================


(Emir,kerem ve adnan bey savaş alanındalar. Üstlerinden geçen jetler,helikopterler. Üzerlerine yağan kurşunlar.)




K: Hadi, Şu duvarın arkasına geçelim.

E: Of be iyi ölmedik ama  urulmuşum ben ,adnan abi medkit atsana ya canım azaldı iyice.


ADN: Yok,yok bende o dediğin olsaydıda atmazdım zaten .  Elbet lazım olur sonuçta.

E: Ya nasıl sen medic değil misin? Canımm azalıyor at işte

ADN: Ya git başkasından iste

E: Yazıklar olsun senin gibi takım arkadaşına abi , pühh.



K: Düşman tam karşıda orda gördüm düşmanı .. Adnan abi benimde cephanem bitti.  Şuraya 1 el bombası atar mısın?

ADN: Ya niye hep sömürülen ben oluyorum neden? Kendi başınızın çaresinede bakın bi kere

K: Bari savaş ortamında cimrilik yapma abi. Öldürücek misin bizi!?


(Karşı taraftan onlara el bombası atılır.)


K: Ahanda adnan abi bak bunu karşı taraftan senin için gönderdiler..

ADN: Harbiden mi? Alayım şöyle . Bak görüyor musun düşman bile sizden daha anlayılışlı. Canlarım benim ya


(Bumm .. Adnan bey ölür.)

.
.
.


E: Bizde intihar edip base'ye dönelim bari durulmaz burda.

K: Aynen, bomba yoluna gitti adam



________________________________________________

(Abdullah ise elinde sniper tüfeği bir adım hareket edip duruyordur. Onda lag var birazcık .. Samiye gelirsek o ise önüne geleni vuruyordur. )


S: Vuhuu killstreak yaptım valla yeminlen.. Bu oyun benden sorulur oh yeah!


-Game disconnected:You were banned by an admin.-


S: Neden ya neden!?


____________________________________

(Baseye yani doğdukları ormanlık alana dönerler.)




E: Şuraya bak ne var ne yok götürmüşler hine. Kaldık mı böyle yayan?

K: Ahanda orda, üstü açık jip. Bununla ne biçim gideriz ama

ADN: İlk ben görmüştüm onu


K: Nerde sen gördün daha yeni geldin yanımıza ..

ADN: Evet ben gördüm ,belki oyunun başından beri göz koymuştum ben ona bilemezsiniz ki?


(3 ü birbirlerine bakar ve hepsi birden koşmaya başlar. Koşarlar,koşarlar arabayı kapan adnan bey olur. Büyük mutlulukla arkasına bakıp kahkaya atarken   oda bir kayaya çarpar ve araba havaya uçar.)


E: Yok yok böyle olmuyucak en iyisi başka bi oyuna geçelim böyle şiddetin daha az bi olduğu oyun..


===================================



(Üstünde hala askeri üniformaları ve tüfekleri şehir ortamına gelmişler. Hemde şehrin tam ortasına.)



K: Nerdeyiz olum biz? Ve üstümüzdekiler neden hala varlar.
.
.
.


E: Görünmez olduk galiba , kimse gözüne bile takmıyor bizi baksanıza

ADN: Karşıya bakın karşıya kim geliyor Polis!




E: Eyvah! Şimdi bittik.

K: Elimizdeki silahları atsaydık bari terörist muamelesi görücez burda. 5 Yıldız olmayalım vallahide Vururlar bizi vururlar!

ADN: Geldi...


E: İyi günler memur bey ..


(Polis memuru  onları umurmasadan yanlarından geçip gider.)




K: Off be..

E: Elimde RPG var ya RPG! Nasıl göremez?

ADN: Belki görme engellidir, olamaz mı?

K: Olamaz abi. İçinden söyleniyor(hay düşünce biçimine)

ADN: Oda içinden cevap veriyor (Ne var olum belki arada espiri yapmak istemişimdir)

K: (Yapma abi sen yapma ..içtende konuşma benimle)



E: Ama hinede bir öncekine göre daha sakin ve böyle şiddetin olmadığı bi yer gibi.


(Hemen önlerinde bir adam ,elinde silah ile arabanın önünü keser. Sürücüyü arabadan çıkarıp atar. Ve son gaz ordan uzaklaşır. Hemen arkasındanda polis arabaları son sürat geçip gidiyor.)


E: Neden hep böyle oluyor ki? Tam bişeyi söylüyorum hemen ardından..


(Ardından gelen silah sesleri)


K: Buranında çivisi çıkmış. En iyisi hine kaçalım.

ADN: Gelmişken şurdan bi lüks arabada biz çalalım be. İçimde kalır valla.

E: Hadi hadi hadi..


======================================

.
.
.

(Adnan bey ve emir kendilerinin tır'ın arka kısmında bulurlar. Tırı kerem sürüyor.)


ADN: Yani hiç olmadı, çala çala bu tırı mı çaldınız? Hadi onu geçtim biz niye arkadayız lan!

E: Onu bende hiç anlayamadım bi sorayım.

.
.
.

E: Alo kerem! Duyuyon mu beni. Biz niye arkadayız ya. Yoksa bu gizliden bir mesaj mı? Yük mü oluyoruz sana  .. bizi yük kısmına attın.

ADN: Kaçırıyor bizi!

E: Ne?

ADN: Kaçırıyor lan bizi, anlasana 3. sınıf korku filmindekiler gibi bu konteynırın içinde ölüp gidicez.

E: Yok artık daha neler..

E: Olmaz ya.. ı-ı. olmaz heralde. Olabilir mi?


(İkisi birden her tarafı yumruklayıp yardım istiyorlardır! Ne akıllılar ama..)


K: Ne oluyor orda ya? Sıkıldılar mı acaba. En iyisi şu hızı 100 e vurayımda. Biraz eğlence olsun.



(Kerem'in hızlanması ile birlikte ikili dengede durmada zorlanırlar. Bir o yana bir bu yana derken. Bumm her yer karanlık.)


.
.
.


(Emir zar zor gözlerini açar, Kaza geçirdiklerini ve konteynırın yan yattığını farkeder. Adnan beyde hemen yanında ölü gibi yatıyordur.)

E: Şşt adnan abi öldün mü? SANA DİYOM SANA ÖLDÜN MÜ? Adnan abi!

.
.
.

E: ölmüş.  İnşallah güzel bi yerde spawnlanırsın abi ..


(Duasını okur ve yüzüne tükürdüken sonra ..)


ADN: Bak bakayım bende ölücek o enayi gözü var mı? Az önce tükürdüğün yüzüme bir bak



E:  Ne! Ölmedin mi sen ya? Hile falan mı yapıyorsun gizliden abi.. Ölmen lazımdı

ADN: Sanane. Yaparım yapmam.

.
.

E: Nasıl oyunlar çeviriyon anlamıyorum ve düşünmekte istemiyorum. hadi çıkıp gidelim burdan.

________________________________________________


(Arka kapak kazanın etkisiyle açılmıştır. Ordan dışarı çıkarlar. Her şey iyi güzel. Sonradan farkına varırlar ki etraflarında (Daha doğru biraz uzaklarında) bir sürü yürüyen insan var.


ADN: Yalnız değilmişiz olum baksana ya herkes yürüyüşe falan çıkmış.

E: Abi onlar ... versene şu bakayım şu dürbününü bi.

ADN: Bozma he

E: ...

ADN: Hadi bizde yürüyelim ne duruyoruz

ADN: O koca gözlerin ne görüyor.. söylesene olum meraklandırdın beni

E: Bunlar senin bildiğin yürüyenlerden değil yalnız abi

ADN: Nasıl yani topallıyolar mı? Sakatlar mı? 


E: Zombiler! Zombi bunlar.


ADN: Zombi mi? Hani şu kan emenler mi ?  Korkarım lan ben, kurtar beni emir. Daha gencim ölmek istemiyorum.


(Emir'in kucağına atlar.)


E: İn bi in! Ne korkuyosun zombiden? Hiç mi dizisini seyretmedin? Bunlar böyle yavaş yavaş yürürler. . Kafasına vuruncada ölürler. Basit.

ADN: Yapma ya? Kolaymış o zaman.  Kan emmiyolar yani?

E: Yok ya olur mu öyle şey. Sadece et i kökten oturuyorlar.


(Tırın hemen yan tarafından yüzü siyahlara bürünmüş birazda kanlı şekilde kerem gelir.)


ADN: Ahanda zombi. Bak şimdi ..

K: Abi pardon ya yanl...


(Adnan bey silahın dibçiğini kerem'in kafasına geçirir.)


ADN: Gördün mü gördün mü? Nasıl öldürdüm ahahaha.. Çok kolaymış olum.

E: Tamam şimdi bunların sayısı artmadan hemen kaçalım burdan.

ADN: Hayatımız kaçmakla geçiyor zaten..


=====================================

.
.
.



(Bu sefer internet kafeye gelen remzidir. Eline biraz eline çiğköfte aldıktan sonra intenet kafe sahibinin yüzüne yapıştırır.)



RMZ: Hele yiyesen yiyesen


- Nolu.. noluyor lan?

RMZ: Ye ye ki bana garı gız ayarlayabilesen haydi haydi

- Bırak be adam , manyak mıdır nedir? İstemiyorum ben çiğköfte falan.

RMZ: Ama ben sendan bişi istiyirem ha, gırmayacan beni de mi?

- ...

======================================

(Adnan ve Emir koşarak içi boş eve girmişlerdir. )


KDR: Bumm!


ADN: laan!

E: Kader!? Sen nabıyosun burda ya?



KDR: Size oyun oynuyordum
.
.
.

KDR: Şaka şaka bu sefer oyunu oynayan ben değilim hatta sıkılmaya bile başladım bu işlerden..

E: Isırıldın mı?

KDR: Ne?

E: Bak gördün mü cevap verirken bi çekindi korktu..

ADN: Evet..

E: Demek ki oda ısırılmış her an ölüp zombiye dönüşebilir. (İnce bir ses tonuyla) ÖLDÜR ONU ADNAN ABİ!

ADN: ...


KDR: Durun.. durun ama oyunu sonlandırabilirdim.

E: Nasıl!?

.
.
.

ADN: Hadi ama cevap ver kaldım böyle

KDR: Zombi istilasından nasıl kurtulursunuz!?

ADN: Onu bizim sana sormamız lazım

E: Aynen

KDR: İşte ama ben size soruyorum. Cevap verin.

.
.
.

E: O zaman biz şey yapalım adnan abi gel buraya bunu bi kendi aramızda tartışalım. Sonra biz sana dönücez.


________________________________

.
.
.



(5 dk Sonra)


KDR: Ee ama cevap verin. Sıkıldım beklemekten


ADN: Benim süper zekam sayesinde bulduk cevabını. Çok basit bi soruydu zaten


KDR: Nasılmış?

E: Burda kalarak!

KDR: Anlamadım?

E: Yani sonuçta etrafına baksana  bi buraya hiçbi zombi giremez.

ADN: Gayet güvenli 5-10 yıl dışarı çıkmadan hayatta kalırız.

KDR: Ee peki açıkınca?

E: Birbirimizi yeriz sıkıntı yok.

ADN: O Nasıl olucak lan?

E: Dert etme abi



KDR: Tebrikler. Vallahide bu düz mantığınızla beni çok şaşırttınız tamam gidebilirsiniz. Bitti.

E: Ne bitti?

KDR: Süreniz bitti çıkın gidin artık.

ADN: İstenmediğimiz yerde durmayız biz zaten olum hadi yürü gidelim.

E: Zombiler var dışarıda olmaz!

ADN: Ya yürü git zombiden korksaydık yaşamazdık! Hadi gel beni takip et

E: İyi peki sen öyle gazı aldıysan .. geliyorum.

ADN: Önden sen geç ama  lider dediğin arkada yürür.

E: Çok saçma ya lider dediğin..


(Emir kapıyı açıp dışarı çıkmasıyla beraber 1 zombi boğazına yapışır.)

 
E: Ahanda onlardan biride burda işte!  Adnan abi kurtar beni!! Hadi ne bekliyorsun

ADN: Şimdi emirciğim yani sonuçta herkes kurtulucak diye bişi yok. Ölümlü dünya, ha geç gitmişsin, ha erken?


E: Püh sana !! - Hani liderdin?  Sende ısıracaksan ısır lan ne bağırıyon!



(Abdullah sniperıyla zombiyi vurmaya çalışıyor ancak hedef yerinde durmadığı için,bide  hala süren lag'ıda hesaba katarsak .)


ADN: Of sıkıldım ya ,açıktımda. Gideyim en iyisi


___________________________________________


+Höaaahhhh

E: Açma ağzını açma iğrenç kokuyor.


(Sami havalı şekilde ağır çekimde yürüyordur emir in yanına gelir ve Kılıfından çıkardığı colt python ile zombiyi tek atışta öldürür.)


S: Nasıldı ama ?

E: Allah razı olsun senden ya, of çok sağol sami . İyide nereye yürüyon hala dursana aloo



S: Bilmem ilerideki zombi sürüsünü görmeme rağmen cooluğumdan eser vermemek için yürüyorum.

E: İyi dikkat et. aman fazla yemesinler.


(Ve sami zombi sürüsü tarafından ekmek banılanarak yenir.)

S: İşte böyle iyiler hep kaybediyor.


ADN: Adam sosyal mesaj vericem diye kendini yedirdi ya.

_____________________________________


KDR: Siz hala burda mısınız ya? Çıkıp gitsenize süreniz doldu diyorum süreniz doldu çıkın gidin.


E: Tamam ya şurda bi aksiyon dolu sahne yaşadık heralde, gidiyoruz.


KDR: Süreniz doldu. Süreniz doldu.


==============================================


.
.
.


(Can sarsılarak uyandırılır.)


- lan süren doldu aloo hadi kalksana ..

C: Ha , ne oldu?

- Uyumuşun burda hadi kalk git evine ..

C: Hine mi ?

- Bilgisayar başında uyunulur mu? Bak burda müşteri bekliyor ,her taraf ağzında kadar dolmuş taşmış. Senin yüzünden zarara mı giricem?

RMZ: He vallahide kalkasın gurban,işimiz var çoh möhüm

C: Möhüm?

-Möhüm işte hadi hadi


C: Tamam ya dur son kez bakayım kızdan cevap gelmiş mi? Oyunu kapa. Ne ara oynadıysam artık onlarıda zaman baya hızlı geçmiş.

.
.

C: Vermemiş. Zaten derdim başımdan aşkın, bide bunun kezbanlığı bitiriyor beni.


(Bilgisayarı kapatıp koltuktan kalkar.)


- Niye kapatıyorsun bilgisayarı.

C: İçim rahat etmiyor öyle abi ya.


_______________________________________


(Remzi bey hemen onun yerine oturur. Oda bilgisayarı kullanmayı tam bilmiyordur.)


RMZ: Yav şunu bi..


- Amann tamam tamam. Ben göstericem sana ,sen ne istiyorsan söyle bana ben sana açayım.

RMZ: Haydi haydi haydi çabuk olasan ama ya

- Niye acelen mi var abi?

RMZ: Benim yokta piliçler kaçmasın lo , hehe anliyirsen şakkayı?

- Kız düşürüceksin yani

RMZ: 11. Garıyıda bulmam lazım

- Bayan futbol takımı mı kuruyorsun? 11. karı yani... kadın nedir ya? Dünyayı ele mi geçiriceksin çoçuklarınla,nabıcaksın?

RMZ: Belgi.. sen karışmasena lo

- Yok abi yok kapatıcam burayı adamı deli ettiniz.

.
.
.


RMZ: Hoşbulduk gurban hoşbulduk.. baha hoşgeldiniz diyo hele şuna bakasan ya.

RMZ: Ee gızları nasıl düşürecez? Hangisine basıyoruz?

- Oraya değil be adam ordan kapatılıyor..

.
.
.


BÖLÜM SONU
9
Olmaz Böyle Şey | Son Sezon / Olmaz Böyle Şey | Party Hard | 4.Sezon 5.Bölüm
« Last post by yazaradam1 on January 20, 2014, 12:36:38 pm »

(Olaylar hine kaldığı yerden devam ediyor.)


*: Bitirin işlerini, hızlı ve sessizce olsun!

.
.
.

ADN: Of hine mi? Yani neden böyle oluyor ki , 1 hafta bekletiyorsunuz. Bitirinde gidelim artık.

A: Baba ne diyosun bitirmiyicekleri bile varsa senin sayende bitiricekler.

ADN: Bitirsinlerde gidelim oğlum. Vallahi çok sıkıldım


A: Yalnız o bitirilen şey bizim canımız, unuttun mu?

ADN: Hadi ya benim dikkatim dağılmış demek ki o arada. Onu hatırlayamadım bak.

.
.
.

ADN: Durun! Ne olur bitirmeyin, benim daha yaşıyıcak ömrüm,kazanıcak çok param var. Ne olur ya! 3 Çoçuğum var tabi onlar bundan daha şişmanlar, geçim derdimi bide siz düşünün.


*Ya bari ölmek üzereyken bir dürüstlük yapıp ,doğruyu söyle be adam.


ADN: Tamam o zaman 2 çocuk olsun ama hinede geçinemiyorum. Hele bide hepsi böyle etli butlu olunca

______________________________________

(Rafık baba ve ekibi arabaları ile son sürat gidiyorlar.)


+ 45 40 Merkez şüpheliler sizin bulunduğunuz konumdan baya uzaktalar yani hele bu trafikte hayatta yetişemezsiniz oraya. Siz en iyisi geri dönün bence.


MVZT: Olay yerine yakınız tamam uzatma.

+ Oha ya! Orayada mı yakınsınız? Arada 100 km var var en ben burdan görüyorum.


RFK: Mevzut kapa şu hadi kapa şu telsizi.. Reytinglerimiz düşüyor.

MVZT: Peki rafık baba


=======================================

( Tekrar at hırsızlı tiplerin mekanına dönüyoruz. Kapı çalınımasıyla içerdekiler telaşlanır, silahlar çekilir.)

.
.
.



*: Kim lan bu!? Umarım polise haber vermemişsinizdir. Bakın şuna..

- Hemen bakıyorum baba



ADN: (İçinden konuşuyor) Polis geldi işte! Yaşasın bu seferde kurtulduk.

.
.
.
 
(Kapı hala ısrarla çalıyordur. En sonunda hızlı bir şekilde açılır.)


> Ee Merbaha pizzanızı getirdim. Doğru adres di mi?

* Pizza mı?





A: He evet ben söylemiştim ya, adamları bi kere çaldırdım. Valla Onlar anlıyor nereye getiriceklerini..

-Adamlar yapmış abi.


* Peki neden ulan? Neden!?

A: Aç karnına ölmüyeyim istedim.



ADN: Püh sana! İnsan polisi arar. Olmadı en kötü arkadaşlarına haber verir. Gerçi hoş onlarda bıraktı bizi. Kimlere güvenmişiz böyle allahım ya

A: En kötü arkadaşlarım kim baba?


________________________________________

(Kurgu)


(Abdullah sokakta yürürken  Önü yırtık,pırtık elbiseli eli sopalı kişiler tarafından kesilir.)


- Vayt abdullah naber ya? 50 kuruşun var mıydı be çok lazım.

A: Var tabi


- Aa olmaz böyle ama direk alamayız. Senin ağzını yüzünü bi dağıtmamız lazım. Vurun arkadaşlar.

A: Ne?


(İyice dövülüp pestili çıkarıldıktan sonra ..)


- Teşekkürler be abdullah sende olmasan

A: Bi... bişey değil ahhh.

==========================================

ADN: İnsanın böyle kötü arkadaşları olmalı. Kötü arkadaşlar kötü günler içindir.


(Pizzayı alıp, gecikme bahanesiyle pizzacıyı kovduktan sonra kendileri yiyorlardır.Abdullahın içi gidiyor..)





A: Pizzalarıda yiyemedik. Bak şuna ya...



-Valla çok açıkmıştım iyi oldu bu patron



* Evet,tamam. Yemek molasıda bittiyse işimize kaldığımız yerden devam edebiliriz.

.
.
.

* Ama burda bitirmeyin işlerini gidin şöyle ormanlık bir alana orda halledersiniz. Daha iyi bir ortamda ölüceksiniz hadi yine iyisiniz.

ADN: Teşekkür ederiz bu gerçekten çok moral verici oldu

A: Pizzalar.. bak şurda ucundan kalmış versenize onu bana

- hadi yürü yürüü

A: Ee yeter be! Bana herşeyi yaptırabilirsiniz ama aç karnına öldüremezsiniz.





(Abdullah  nasıl olduğu bilinmez o sinirli haliyle elindeki ipi koparıp 2 at hırsızınıda etkisiz hale getirir. Patronları silahını çekip ateş edicek iken  Rafık baba ve ekibi pat diyerek içeri girer.)


MVZT: Pattt

MVZT: Bütçemiz kısıtlı artık kurşun bile sıkamıyoruz rafık baba.


RFK: Kimse bi delilik yapmasın. Hey hey hey at o silahı evlat. Bir delilik yapayım deme sakın !

*Bugünde burayı bulan bulana lan!  Bide çok gizli bir yerdeyiz diye güveniyorduk buraya.. lanet olsun.

RFK: At onu yoksa ateş edicem.
.
.
.

* İyi tamam ya alın oynamıyorum. Küstüm size.


================================

(Hepsini arabaya bindirirler, rafık baba adnan bey ve abdullah ile konuşuyor.)



A: Tekrardan teşekkür ederiz. Pizzadan birazda olsa kurtarabildik.


ADN: Ya gerçekten çok sağolun sizin sayenizde borç ödemekten kurtuldum. Hatta olucağı yok ama ölüyorduk az kalsın. Hani ben başrolüm ya ondan ölemem yani anlatabildim mi amirim?



RFK: Hadi yeter bu kadar şamata herkes kendine hayatlarına dönsün.


(Rafık babada ekip arabasına atladıktan sonra son sürat ordan uzaklaşırlar.)


ADN: Şamata mı? Adama teşekkür ediyoruz,şamata diyor ya.

A: Son bir dilim kaldı istiyor musun baba?

ADN: İştah mı kaldı adam ?

.
.
.

ADN: Ver ama ver yerim


=================================

(İkisi mutlu şekilde evlerine doğru koşarak gidiyorlardır.Adnan bey kendi kendine şarkı söylüyor.)



ADN: Bugünde ölmedim anne .. kapalıydı kapılar perdeler örtük silah sesleri  uzakta boğuk boğuk .. üstüme bir silah doğrultu sandım.. korktum güldüm. kendime kızdım

A: Ya ..Baba abartma istersen

.
.
.

A: 1 DK.. O İtfaiye araçları bizim evin önünde mi ben mi yanlış görüyorum.

ADN: Evet,evet bizim evin önündeler.

A: Evimiz yanmış olabilir mi?

ADN: İyide doğal gazımız yok ki, Ondan falan yangın çıksın.

A: Evde 5 yaşında küçük, yerinde duramayan bir çoçukta yok. Evi yaksın?

ADN: Allah allah o zaman o itfaiyeler orda nabıyor?

A: Gidip soralım bence

ADN: En iyisi


.
.
.




ADN: Baksana bi, ne olmuş burda?

..


+ ay şurdaki eve molotof atmışlar. İçersi yanıp kül olmuş valla.

A: Ee tabi başka ne olucaktı ?

ADN: Harbiden salak çıktı bu kadın ya başkasına soralım.

.
.
.

ADN: Pardon birader eve molotof atanlar kimmiş acaba?

- Ben görmedim valla sadece izliyorum. Ama görenler olmuş.. böyle takım elbiseli tiplermiş.

ADN: Deme ya. Peki bu eşyaları kaçıranlar kim?

A: Baba televizyonumuzu götürüyorlar. Ben onu zamanında kimlerden kaçırmadım ki

ADN: Gördüm  onuda gördüm.


-Evin girişine asılmış büyük bir yazı ; Yanan evin malları bunlar-


ADN: Gazeteci yok mu gazeteci? Röportaj vermeliyim .. O yanan ev benimdi !

A: Baba sakin ol baba!

ADN: Bıraksana olum bi .. allah allah gayet sakinim ben , bişi istiyicem heralde.




(Arkada Şu şarkı çalmaktadır ; http://youtu.be/UlNflEwJqWY?t=1m33s  klip-)



Adnan bey' evinden bir kaç parça eşyasını kurtarır. Hala yağmalanmaya devam ediyor bu arada. Evine son kez sarılıp ordan yavaşça çıkarlar.



Köyden şehire yeni gelmiş gibi elinde eşyalar kalıcak yer arıyorlardır.


Bir parkta otururlar. Adnan bey bank'ın konforunu beğenmez. Kalıcak daha iyi yer bulmak için yollarına devam ederler. Daha çok geziceklerdir.


Şemsi bey'in lokantasına giderler. Ancak şemsi bey onları dinlemeden kovdurtur.

 

Canların evinin önüne gelirler. Ve can'ın camda kendi kendine konuştuğunu görünce geri dönerler.


Son çare Otel'e giderler. Ama adnan bey bir haftalık oda fiyatını görünce ordan koşarak uzaklaşır.


Daha sonra keremlerin evinin önüne gelmişlerdir. Eşyalarını yere bırakıp kapıyı çalarlar.


____________________________________________

K: Adnan Abi!? Abdullah?


ADN: Hadi hadi al şu eşyalarıda . Of amma çok yoruldum ya ordan oraya hep bir koşuşturmaca

A: Bak hala ölmedik

K: Evet,evet görüyorumda bu eşyalar ne olum?

A: Ee size yerleşmeye karar verdik. Bizim ev yandıda.

K: Ev mi yandı? Karar mı verdiniz.. Yerleşmek?  Nasıl bir ailesiniz siz ya? Bak sorup sormama kısmını boşveriyorum.



.
.
.

(Adnan bey salona girip kerem'in ailesine durumu özetliyor.)



ADN: Efenim merbaha, izin verirseniz 1 kaç yıl boyunca sizde kalıcaz.

ALİ: Sebep?

ADN: Evimiz yandı bitti kül oldu efenim

K: Bizim sami'yi eve yatıya mı davet ettiniz nasıl oldu?

ADN: Gördüğün gibi babanla konuşuyorum kerem. Büyüklerin konuşurken susmayı öğren biraz. Anlatıyorum..

(Adnan abi 10 dk boyunca anlatır. x2 x4 x16 hala bitiremedi. Ve sonunda bitti.)

.
.
.


K: Öhh be hiç bitmiyicek sanmıştım.

ADN: Birazcık uzun sürmüş olabilir ama olan biten bundan ibaret.


ALİ: Tamam, pekala. 1 boş odamız vardı orda kalırsınız. Sen bişi demiyor musun karıc.. ee hanım. hanım iyidir. Daha fakir ama samimi gösteriyor.
 

+ Aman ne diyiceğim karar verildiyse bana söz düşmez. Kalsınlar.

K: Ah be anne bi kerede karşı çık. Bi İsyan et.

ALİ: Zaten bu apartmandanda gittikçe kalabalıklaşıyor.


ADN: O zaman kalıyoruz. Hadi bize kalıcağımız yeri göster keremciğim

A: Benide mutfağa kadar geçir kerem ehehe

K: ...


===========================================

(kerem onları odasına götürür ancak adnan bey gördüklerinden pek hoşlanmaz.)


ADN: Bu ne lan? Boş oda derken bu kadarda boş olduğundan bahsetmediniz.

K: Ee adnan abi sende bunu bulduğuna şükret. Yere atarız 2-3 döşek. Kendi yastıklarınızı zaten getirmişsiniz. Yatarsınızı şıkış fıkış

ADN: Fıkış Ne?

K: Sıkış fıkış yani işte beraber yatıcaksınız baba oğul.

ADN: Asıl siz ne biçim ailesiniz lan şuraya bak daha düne kadar bmw ile geziyordun. Bide fazla döşek yok diyor.Olmaz böyle şey olmaz!

K: Yuh! Onu içimden geçirmiştim.. Sen nasıl..


ADN: Sen daha adnan abini tanımamışsın kerem.. 

K: Neyse ben yataklarınızı getireyim.. töbe estarafurullah.


K: Bu arada abdullah nerde?

ADN: Mutfağa bak..

==========================================

.
.
.

(Gece yarısına doğru evdeki herkes uykuya dalmış ,ancak adnan bey ve abdullah bir üst kattan gelen saz ve müzik sesinden ötürü uyuyamıyordur.)



ADN: Of, Püf.. sağa dön sola dön.Ahh yeter ama ya. Bu nedir? Yukarıda dansöz mü oynatıyorlar nabıyorlar gecenin bu vakti?

A: Ne? Hadi bizde gidip oynayalım o zaman baba

ADN: Gidicem zaten onlara öyle bir bağırıcam ki , beni uyutmadıklarına pişman olucaklar.

A: ...

ADN: Ya gidicem gitmesinede etraf çok karanlık. Bize verdikleri odanın ışığı bile yok. Misafirmiyiz mülteci mi belli değil!

A: Bende geleyim mi baba?

ADN: Hayır ben halledicem.
.
.
.

(Adnan bey karanlıkta yavaş yavaş ilerliyordur çıkış yerine salona girer.  Ve kurulu olan sobaya çarpar tüm boruları yıkmıştır.)


ADN: Ahhh , yuh ama ya bu kadarda zenginlik içinde fakir olunmaz harbiden. Doğalgaz bişiler kurdur, rahat et. Soba nedir soba!? Sende kör müsün seni gör müyor musun beni soba?


ADN: Ayy sinirden kime hesap sorucağımı bilemedim.
.
.
.


K: Nabıyosun abi bu saatte ya? O ses?

ADN: İyi ya nolsun uyku tutmadıda biraz.

K: Sobayı mı yıktın sen?

ADN: Her taraf kapkaranlık olum . Göremedim işte, olur böyle şeyler sen git yat.




ASL: Ne oluyor kerem?

K: Adnan abi , sobaya çarpmış. Çarpsa hine iyi yıkmış güzelim sobayı.


ADN: Ama nabayım kapkaranlık her taraf , zaten bunuda iyi bağlayamamışsınız.


K: Sen niye kalktın ki hem bu saatte? Yat uyu.

ADN: Üst kattan gelen sesleri duymuyor musunuz?

K: Evet duyuyoruz. Dün de böyleydi ama bişi diyemiyoruz ki yeni komşu sonuçta

ADN: Çekil , çekil.. gidip bide ben konuşucam. Bak nasıl kapıyorlar müziği.


===================================


(Adnan bey yavaşça üst kata çıkar ve kapıyı çalar. Biraz geçte olsa kapı açılmıştır.)

- hele kime bakıysan


ADN: Efendim acık ve net konuşucam gecenin bu vaktinde müziği bu denli açmanız beni değil tabi bir arkadaşımı rahatsız etmiş. Buna üzülmekle beraber sizden müziği kapatmanızı veya, biraz kısmanızı rica ediyorum

- Ney? Sen sevmiyimiysen bizim müziği??  Sevmemişen? Doğri konuş
 
ADN: Olur mu öyle şey ben bayılırım bu tür müziklere..


.
.

- Hele hele hele du bakam seni tanıyem sanki lo , vallahide taniyem billahide sen adnansin

ADN: Adnansin? Arkadaşlar adnan der ama tabi doğrudur. Siz kimdiniz?

RMZ: Remzi lo remzi ben, hani sizi aramıştım. Senin dönerci Vardi ? Sonradan kapanmişş biz çoh özüldük ailecey

ADN: ahh. şimdi hatırladım  fısıldanıyor; Demek o diyarbakır a döner isteyen manyak sendin.


RMZ: Ha? Ney?

ADN: Yok bişi


RMZ:  İçeri gelesen gurban çiğköfte,muzik yani herbişey var. Partiy hart.

ADN: Parti mi?

RMZ: Partiy hart işte lo gelesen gelesen..

ADN: Yok ama ben gelemem bu saatte yersem dokunur o bana , bide acı yersem onun acısı tuvallette çıkıyor o yüzden saol valla. Dokunmasa inanın gelirdim.


(Arkada şu şarkı çalmaktadır; http://www.youtube.com/watch?v=52v-F41zRXY  )


(Adnan bey'de aralarına katılmış,türkü söyleyip çiğköfte yoğruyorlardır.)


ADN: Ya sen... nasıl diyorsunuz siz ...  ya gurban sen diyarbakırlı değil miydin?

RMZ: Neyyy?

ADN: Sen diyorum sen! Diyarbagırlı değil miydin lo gurban? Daha nasıl şiveli anlatabilirim bilmiyorum ki !

RMZ: Ha, benim anne tarafı urfalı , baba tarafı diyarbagır.

ADN: Anladım. Bide bişi sorucam bu ömerin suçu ne?

RMZ: ...

ADN: Neyse sallanıp şarkı söylemeye devam..



( Remzi , adnan beye bolca çiğköfte yediriyor.)


ADN: Yok valla yeter bu kadar.  Yuh onuda mı..

RMZ: Ye ye Bal,Şifa olsun sana


ADN: Bak yemek dedinde aklıma geldi sen o sana gönderdiğim dönerin parasını vermişmiydin?

RMZ: Aa ben onu unutmuşam vallahi çok çok özür dilerem.

ADN: Ama olmuyor böyle Remziciğim oralara kadar döner gönderdik. Gerçi gelip gelmediğinden haberim yok ama insan parasını verir.

RMZ: Bekleyesin biraz



.
.
.

RMZ: Al buyur sana olan borcum

ADN: ...

RMZ: Hemide faiziyle veriyorum borcumu


(Bir tomar para veriyor adnan beye..)


ADN: Valla bu kadarında beklemiyordum be remziciğim çok saol. Şimdi dahada iştahım açıldı bak getirin 1 koca tabak daha. Zaten midemin içinde yangın çıktı yanıyor yanıyor. Hem midem hemde evim yandı ama hala mutluyum. Nasıl oluyor anlamadım.

RMZ: Hayata garşın hep gülecen zaten gurban


ADN: Tamam,tamam para için teşekkürler ama özlü sözlere girmeyelim.

RMZ: ...

=========================================

.
.
.

(Sabah olmuş keremlerin evinde kahvaltı ediliyordur. Abdullah sofraya gelir.)


A: Herkese Günaydın.

+Günaydın çocuğum geç sende şöyle ..

A:Bakıyorumda ben gelmeden hızlı hızlı yiyordunuz.


K: Aa abdullah olur mu öyle şey? Hepimizin acelesi var burda

.
.

+ Çay koyayım mı sana ?

A: Evet abla ama su bardağına olsun, yetmiyorda.

+ Tamam öyle istiyorsan



ALİ: Hadi ben kaçayım yavaştan size afiyet olsun.

K: Görüşürüz baba

ASL: İyi işler babacığım

ALİ: Saol kızım

K: Bana..


K: Çıktı bile. Bana sağol oğlum demek yok tabi..

.
.
.

A: Ya bırakın bu iyi aile tablolarını benim babam nerde gördünüz mü onu?

K: Adnan abi mi?  Tuvaletten sesi geliyordu . Bişiler anlatmaya çalıştı ama tamda anlatamıyordu.


.
.
.

(Adnan bey yavaşça yürüyerek gelir.)



K: Aha işte geliyor babacığın.

A: Baba nerdeydin ya? Dün akşam en son üst komşuyu uyarmaya gittin dahada gelmedin


ADN: Acılar içindeydim. Acı.. Dahada çok acı. Çiğ köfte,party hard, remzi.

A: Hiç bişi anlamadım.


K: Bende..

ASL: Ben anladım ya , akşam üst kata uyarmaya gittiyse eğer daha sonrada onların arasına katılmıştır büyük ihtimal. Çiğköfte dedi, galiba onuda bol kaçırınca bu hale geldi.

ADN: Do..doğrudur.

K: Benim zeki karım be.  İşi dedektif gibi çözdü.

A: Ayıp sana  ya, harbiden çok ayıp. İnsan öz evladını nasıl çağırmaz. Bide çiğ köfte yemişsiniz o kadar. Moralim bozuldu ben ağlamaya gidiyorum. Giderken şu sofradan bi kaç şeyde götüreyim. Orda yerim artık.

.
.

K: Ee otursana abi

ADN: Yok ben iyiyim böyle


.
.

K: He bide unutmadan gazetede çıkmışsın bak ..  (Evi yanan adnan bey'den açıklama; Daha çok para gönderin yetmez bu kadar, yetmez !! )


====================================

(Uğursuz sami'ye dönüyoruz. Kör talihini bozmak için hine şifacı bir kadına gelmiş. Küçük,dar  bir ortam.)



+ Hııı

S: Hıı?

+ Mmmm

S: Ne diyorsun ben anlamıyorum . Hadi verde şu otu gideyim ben.

+ Bekle biraz. Sanırsın uyuşturucu veriyoruz ayol şifali bi ot bunun adı bi kere.

.
.
.


+ Tamam şimdi alabilirsin.

S: Kesin işe yarar di mi?

+ Tabi şifacı ana benim adım. Yalnız sıcak bir karışımla içmen lazım. Mesela çorba gibi, bunu yemeğine at öyle ye tamam mı? Yoksa geri tepebilir.


S: Anladım aslında anlamadım ama tamam çok teşekkür ederim. hadi inşallah maşallah ben gideyim artık.

+Yalnız ..teşekkürle yapmadım ki bu işi ,paramı alayım bi zahmet.

S: Ah doğru bide o vardı di mi... Al buyur  son param bu . Bide bu var oda benim olsun malum çorba parası hehehe. hadi kal büyü ile.


+ Büyü değil şifacı ana diyiceksin.

S: Neyse ne işte canım
.
.

( sami sevinçle dışarı çıkar, Kapıyı hızlı kapatmış olucak ki  kapıda asılı ne varsa hepsi yere düşer.)




BÖLÜM SONU
10


Mahallede gezinen bir 2000 model merdeces araba -


(Arabanın içinde şu şarkı çalıyor;  http://youtu.be/nxj-pPU44Dw?t=5m23s )



- VÖay vaoy vay .. hele şuralara bakasan bi


.
.
.

- Ahanda burası lo


( keremlerin yaşadığı apartmanın önünde durur,arabadan iner. Üstünde köylü kıyafetli garip bir adam. Söylenerek arabadan bavullarını alıp apartmana giriyor.)



======================================


(Adnan bey'in evinde gergin şekilde bekliyordur.)


A: Yok baba etrafta kimse yok

.
.
.

ADN: Niye bu kadar klişe bi adam oldum ben ya, olmaması lazımdı 


ADN: Onlar yanlış biliyor, kimsenin suç... ya valla yanlışınız var ben değilim,Onlar klişe ..

ADN: Ne olurdu yani bi kaç gün daha bekleseydiniz, dükkkanı kapatıp öyle kaçardım en azından. Şemsi şimdi mutluluktan uçuyordur tabi. 1 numaralı rakibi yok ya ortalarda. ah ah..


==============================================

(2 tane at hırsızı (adnan beyi arıyanlar) sokakta elinde silahla geziyorlardır. Yanlarından geçen bir yaşlı bir amcayı çevirip adres sorarlar.)



- Amca bak bi!Sen buralısın galiba. Bu Adnan ödemezin evini biliyor musun sen? Nerde oturur bu adam?


+: Bizim adnan mı? Ne yapıcaksınız onu?

- Konuşma amaçlı..

+: heee tabi , tabi şurdan ileri dönün hemen aşağıda . Öyle olması lazımdı unutmadıysam

- Saolasın amca

+: Lafı olmaz evladım ya . Bi ciklet parası verirsin di mi?

.
.

- Ciklet öldürür amca hadi hadi


=======================================

(Can tekrar camı açmış dışarı bakınıyordur. Bakınır ve seslenir.)


C: Orda mısın ince sesli?

.
.
.

-: Burdayım.

C: he, çok şükür.  geçen cevap vermedin. Ne oldu bişeyin yok inşallah?

-: ...

C: Hine mi cevap vermiyiceksin. Bak kapatıyorum camı .. Bi varsın Bi yoksun.

-: Ben zaten hiç var olmadım ki .. Beni tamamen sen hayal ettin.

.
.
.

C: Hadi lan ordan


(Camı hızlıca kapatıp ürkmüş şekilde koltuğa oturur.)


C: Hiç olmamışmış ,yavaş yavaş kafayı yiyorum burda off.



========================================


(Ali bey -kerem'in babası-  yavaşça apartmandan çıkar. Yürür yürür.  Keremde camdan onu izliyor.)


K: Allahım ya şu günlerde tek aksiyonum bu. Sabahın köründe kalkıp babayı işe geçirmek. Sonra karına kahvaltı hazırlamakta var. Tabi anneninde kıskançınları... yok ya annem niye kıskansın sessiz sakin bişi zaten. ah bide adını öğrenebilseydim. Babamın ki çözdümde onu soramadım bak.


K: Neyse gidip çay suyunu koyayım, kendi kendime konuşucağıma


(Mutfağa gidip çaydanlığa çayını ekler herşey tamam . Ancak bu seferde ocağı yakamıyordur.)



K: Yansana ya yansana..  havaya uçucaz hadi yansana. 

K: Kapat,kapat. Böyle bişi olmaz ya zenginlik içinde fakirlik çekiyoruz.
Bari şu çakmağın yenisini alsaydınız.


_________________________________________


(Ali bey otopark'a gelmiştir.  Siyah ,lüks jip'inin arka tekelerleğinden anahtarları çıkarır ve arabayı açıp içine girer. Üstündeki kıyafetleri birden çıkarmasıyla içinden takım elbise çıkar.



A: Bugünde kimseye yakalanmadık, hadi bakalım.



=======================================

(Adnan beylerin evine geri dönüyoruz.)


A: Baba geldiler


ADN: Geldiler geldiler banada geldiler , böyle bi içim sıkıntı var.Daraldım.

A: O Anlamda değil seni kovalayan adamlar geldi.

ADN: Ne!?

A: Bak ordalar..

ADN: Görüyor musun üstündekileride hiç değiştirmiyorlar hep siyah takım elbise

.
.

A: Detaylara takılma baba, Kaçalım!

ADN: Konuşarak çözsek olmaz mı?  Pardon o sizden borç alan ikizimdi desem

A: İnanmazlar.

ADN: Kuzen..

A: ...



ADN: Olmaz diyorsun , O zaman hemen sığınığa inelim. Belki evde olmadığımızı görünce giderler.

A: Sığınağımız yok ki baba

ADN: Demek yok ha, herkesin bir sığınağı varmış..

.
.

ADN: Getir o zaman silahlarımızı ölene kadar çarpışıcaz.

A: Baba bizde.. yok yok silahta yok.


ADN: O zaman yürü arka camdan falan kaçalım lan. Neyi bekliyoruz!?



A: Valla kendimi kurtlar vadisinde oynayan figuranlar gibi hissediyorum. ölmeden kurtulabilsek bari.


=================================

(Şemsi Bey'in lokantasında işler yerli yerinde, Şemsi bey adnan beyin dükkanının açılmadığını farkediyor.)


Ş: Adnanın bu kadar çabuk pes ediceğini bilemezdim valla. Baksana hemen neyi var,neyi yok toplayıp gitmiş.

M: O son indirime dayanamadı heralde, ee adnan bu. Senin gibi bonkör biriyle yarışıcak değil ya.

Ş: Sen öyle diyorsan tabi

M: Ne o öyle ergen tavırları sevinip sarılsana karına.

Ş: Tabi ya bununda üstesinden beraber gelmişiz, sevinmek en doğal hakkımız



(Sarılırlar)


M: Yalnız böyle iyi hoş seviniyoruzda bişi söylemem lazım.

Ş: Neymiş o ?

M: Bütçemizde biraz açık var.


Ş: Nasıl açık var

M: Bildiğin zarardayız işte.

ş: Deme ya

___________________________________



(Emir ise bambaşka düşüncelerde ..)


E: O kadar köle muamelesi yaptım bu kıza ama acaba beraber olsak nasıl olurdu ki?
.
.
.


BR: Ne bakıyosun ya öyle!?

E: Ha? Ne oldu?

BR: sapık gibi bakıyorsun deminden beri .. hadi kalkta şurdaki yemekleri müşteriye götür.

E: Tamam ver tamam. Yarı patron olduğum unutuldu sanki ama neyse..

.
.


E: Yok ya ben anlaşamam bu kızla

Şeytanı diyor ki;  Ya ne anlaşıcaksın bu kızla yüz verme şuna bide öküz gibi içine düşüyorsun!

E: Çok mu belli oldu ?

Melek diyor ki ; Yani bence bi kafanda kurgulamanı öneririm..

__________________________________________

(Kurgu)


(Arkada şu çalmaktadır;  http://www.youtube.com/watch?v=LRKHNTFRTPY )


Emir ve Berrin  müşteriye mutlu ve sarmaş dolaş şekilde yemeğini götürüyor.

Bunu gören müşteriler alkış tutmaya başlar.

Hatta en son içlerinden bi tane ekmek sepetindeki ekmekleri parçalayıp kafalarından aşağı döküyor.



E: Yuh! Oha. Nabıyosun sen ya. Nimet atılır mı öyle . Hayır yani tamam ekmekleri bedavaya veriyoruz tamam
ama kabuğunu çıkartmayın .

.
.

BR: Öff nerden buldum bu cimri herifi ya

E: Cimri mi?
____________________________________________


- Beyefendi, Size diyorum ya!

E: Evet?

- Çorbayı vericek misiniz yoksa biz alalım mı?

E: Aa ,Pardon ya dalmışım birden. Bide beklettim sizi. Özür diliyorum. Şunuda şöyle koyalı..


(Tam çorbayı masaya koyucakken birden dengesi bozulur ,çorba müşterinin üstüne dökülür. Tabi bunun asıl sebebi abdullah ve adnan beyin ona sarılıp yalvarmasıdır.)


E: Noluyo, nabıyorsunuz lan!?
 
ADN: Kurtar bizi emir!

A: Öldürücekler..

ADn: Evet hemde hepimizi

- Bu rezalettir ya.

E: Bi bıraksanız önce beni, olmuyor böyle.



Ş: Ne oluyor burda?

- Herşey ortada işte ,gördüğünüz gibi.


Ş: Beyefendi belli ki bir kaza olmuş özür dileriz. Yenisini getiririz.

-: Peki öyle olsun...


ADN: Kalkıp gidemez ki zaten, fakir işte.

Ş: Şşt Adnan! hine mi geri döndün sen?

ADN: Evet hine döndüm..

E: Ama durun hiç tartışmayalım şimdi en iyisi biz dışarı çıkalım. Berrine de söylersiniz boş boş oturmasın çalışsın. Yeter bu kadar dinlendiği. tamam mı?
.
.
.

Ş: Tekrardan özür dileriz birazdan geliyor yeni çorbanız

-: ....
=======================================


E: Ee ne oluyor söyleyin şimdi.. benimde üstüm başım çorba oldu ya. Hep sizin yüzünüzden

ADN: Öldürücekler diyorum hala çorba dedinde adam

E: Kim kimi öldürüyor?

A: Borç yüzünden öldürücekler bizi

E: Ne borcu?

ADN: Tefeci, tefecilerden borç almıştım. Lüks lokantam ve yemekleri için

E: Ah be adnan abi ne kadar klişe, kendini tekrar eden bi adamsın sen.

ADN: Ben değilim ki !  onlar öyle! Biraz daha bekleselerdi belki verirdim paralarını

E: Oda belki ..

ADN: Belki


.
.

E: İyi tamam dert etmeyin benim bi fikrim var. ilk bizim eve gidelim. Ordan bi kaç kıyafet alıp keremlere kaçarız.

ADN: Ne kıyafeti?

E: Gidince görürsün abi


A: Gitmeden şurdan 1 yarım döner versene bi emir. Koşturmaca yordu, açıktırdı beni.

E: Allah kahretmesin seni bekle biraz  getiriyorum. Bende açıktım harbiden ya

ADN: Banada , banada.


=========================================


(Ellerinde siyah takım elbiseler ve dönerler yol üstünde yiyorlar.)


E: Ya bari keremlerde yeseydiniz şunu..

A: Öoalmöz boayle ii

E: İyi bişi demedim.



(Adres sorulan yaşlı amca onları görür.)


- Bu sefer o çikleti alıcam görürsünüz.


ADN: Ne diyon sen dayı?

=========================================
.
.
.



(Kereme kapıda durumu anlatmaya çalışıyorlar.)



K: Ee peki yani nedir durum?

E: Sabahları açık ve barış içinde ancak yarın bol kurşun yağmurlu gözüküyor

K: Ne? Ne kurşunu olum adam akıllı anlatın.


ASL: Kerem! Kimmiş gelen?

K: Kurşuncular... ay aman bizimkiler işte ya. Kafamı karıştırdınız yeminlen



ADN: Tefeciler diyorum, borç diyorum. Peşimdeler. Çekilde girelim artık!

K: Ee ama bu çok klişe.  Neyse zaten söz konusu sen olunca şaşılıcak bişi değil ya orası konu



A: Hadi ya girelim içeri, İnşallah sizin buzdolabı doludur.

K: Buzdolabı mı? Oha naptınız siz 1 yıl kalmıyıcaksınız di mi?

E: Harbiden ne çok sohbet ettik kapı önünde..



(Direk içeri girerler.)


K: Bari bi 'buyrun içeri geçmez misiniz?' deseydimde, Öyle girseydiniz. Biraz kibarlık ama..


==============================================


(Hepsi salona kurulmuşlardır.)


+ Hoşgeldiniz, hoşgeldiniz. Şimdi siz şöyle oturun güzelce. Bende 1. numaralı olan annelik görevimi yerine getirip ortadan kaybolayım.


K: Anne nereye.. anne!?


A: Aynı benim annem gibi ya

ADN: Ne alaka lan?

A: Oda kayıplarda ya hani.. öyle işte.

ADN:  Peki ne demek oluyor?

A: Of baba bişi demedim tamam.
.
.
.



E:  Ee aslı senden naber?

ASL: İyidir ya ne olsun senden?

E: Ne olsun koşuşturmaca 1. numaralı mafya babası tefeci bir adamdan kaçıyoruzda. Galiba hepimiz ölücez.

ASL: Ne mafya babası? Kimin peşindeler?


K: Espiri! Espri yapıyor ya o.  Onu niye ciddiye alıyorsun bizim emir işte. He he şakacı be.

ADN: Yok ya yakalayamadıkları sürece öldüremezler.

E: Oda Doğru ama yani elinde sonunda bulurlar be abi.

ADN: Bulmasınlar be emirciğim..  yaşıyıcak çok ömrüm,kazanıcak çok param var! Ölmek istemiyorum ben!



K: Adnan abi ..

A: Off döner yetmedi bana bende açlıktan ölücem.


ASL: Kerem mutfak

K: Peki tamam

.
.
.

E: Mutfak dedi baksana. Bizede gülme efekti ekleseler şöyle tam olurdu

(ahahahaha)


E: ...

______________________________________

( Tam mutfağa gidiyorlarken kapı vargücünle çalar. Resmen yumruk atıyorlar kapıya. Kerem kapı deliğinden baktığında  gelenlerin at hırsızı kılıklı kişiler olduğunu görür.)



K: Gelmişler, tanımıyorum kim olduklarını aslında ama kesin onlar bunlar. Gelmişler. Tiplere bak!
 Allah kahretsin

ASL: Ya ne oluyor banada biraz anlatsan!

K: Panik yok kadınım. Panik yok! Hadi seni dolaba saklayayımda görmesinler.

ASL: Bırak dolabı ,siz ne dolaplar çeviriyorsunuz onu söyle..

K: Hadi tamam dolaba girince anlatıcam yürü. lütfen ama hadi ..


=========================================
.
.
.


(Uğursuz sami sonunda eşya taşıma işine girebilmiş ,güzelce çalışıyordur. Ancak uğursuzluğu hine yakasında. Bu seferde tabak-çanak setini düşürüyor.)


S: Of yeter ama ya.

- Hine mi düşürdün?

S: Biraz, öyle oldu abi pardon ya. Bunuda maaştan kesersin.

- Kese kese maaş mı kaldı olum? Şimdi eşyaların sahibine ne diyiceğim ben?

S: Özür dilerim ya bunlar hep istemeden oluyor valla yoksa ben gayet iyi yapabilirdim. Nazar var galiba bende ..

- Ben onu bunu anlamam.

S: Anlaşırdık be abi

.
.
.

- Al bu bugünlük paran

S: Ama bu neredeyse 3 te 1.. 20 tl.

- Geri kalanını bu kırılan parçalara kestim işte. Bunada şükür et ya hiç vermeseydim.

S: İyi tamam


.
.
.

- Ee hala neyi bekliyorsun?

S: Nasıl yani?

- Nasıl ne yani git işte nereye gidiceksen.


S: Tamam peki. Ee şey Yarın hine geleyim mi ?

- Mümkünse gelme kardeşim.

S: ...


-hadi arkadaşlar sizde biraz acele edin hadi.


===========================================


(Kerem aslıyı dolaba sokar ve tam kapıdan dışarı çıkıcaktır ki.. kapının kırıldığını duyar. Geri dönüp dolabın kapağını açar.)


ASL: Ne oldu?

K: Şöyle biraz kenara kaysana ya sana olup biteni detaylıca anlatayım.


===============================================


(Tefecinin adamları direk salona girerler. Adnan bey Abdullah hine siyahlara bürünmüşlerdir.)



- Nerde ulan adnan ve oğlu!?

ADN: Şşt ! Ölüye saygı. Kendisini rahmetle anıyoruz şu an.

-: Ne diyorsun lan sen? Ne ölüsü..

ADN: Rahmetli adnan para biriktirip borcunu ödeyebilmek için taksici olmuş ve.. ühühü hü bak hine tutamadım kendimi. klişe krizinden direksiyon başında ölmüş .ahh ahh adnan ne de iyi ,dürüst,namuslu bir adamdı o.


- Peki sen kimsin?


ADN: Ben mi? Ben.. Adnanın çok uzaktan bir akrabasıyım. Hatta o kadar uzak ki. Akraba olduğumuza inanamıyorum bazen.



- Ee yaşlı amca burayı söylemişti. Ne ara öldü ya bu adam? Bu işte bi terslik var.

-: Ya bırak o amca önünü zor görürüyordu.

-  Patrona Adnanı yakalayamadık diyemeyiz bence bunla şu yanındakini götürelim.

-: İyi fikir. Götürelim. Sonuçta akrabasıymış di mi?



(Abdullah telefonu ile bi numarayı tuşlar. Hemen sonrasında yaka paça götürülürler.


ADN: Bi yanlışlık yapıyorsunuz , siz benim kim olduğumu bilmiyorsunuz. Bırakın!

A: Beni niye götürüyorsunuz ben tanımıyodum bile adnan ı

ADN: Vayy insan babasını unutur mu lan

A:  Şşştt

__________________________________________________________

(Emirde bir süre sonra koltuk arkasından çıkar.)


E: Oley be! Biliyordum. Çoçuklukta en çok yaptığım şeyin bi gün işe yarıyıcağını biliyordum.



=========================================================
.
.
.



(Adnan bey Abdullah puslu sisli dar bi mekana getirilmişlerdir.)

.
.
.


*: Bunlar kim ya? Hani nerde adnan? Asıl borç alıcağımız kişi!


-: Üzgünüm patron kendisi 1 hafta önce trafik kazasında ölmüş. Bize kısmet olmadı öldürmek. Üzgünüz.

*: Tamam kes.

( Onları iyice süzüyordur.)


ADN: Bakın beni tanımıyorsunuz. Bende sizin gibi belalı bi mafya babasıyım hatta şuda bir gerçek ki benim adamlarım sizin adamlarınızı döver. Evet öyle alınmayın ama. Lakabım şey hatta The Adnan Baba.  Bazıları 9 canlı adnan'da der. Azrailin elini bükmüşlüğümüz var be! Ne diyorsun sen!?



(Gözlüğü ve şapkasını birden çıkarır.)


*:  İşte karşımızda ölüp ölüp dirilen ADNAN!

A: Baba naptın sen? Niye kendini adını söyledin

ADN: Harbiden lan.. orda biraz aptallık ettim. Ama yani ne olmuş her insan hata yapar.  Bu seferkini canımızla ödeyebiliriz ama sen orasını dert etme.




*: Hakkını vermem gerek buraya benim karşıma gelicek kadar cesur ve bir o kadarda salakmışsın

A: Yok ,biz kaçamadık aslında.

ADN: Hak ver.. Süre ver. Ver işte biraz bişiler. Ödüyücem borcunu.

*: Sen? Ve borç ödemek. Hadi canım oradan sende. O açtığın lokanta zaten aldığın paranın yarısını karşıladı. Ee diğerinide asla alamıyıcağımı göre... Sanırım bu keyifli olmayan sohbetimizin sonuna geldik be baba adnan.



-: İyi ki geldik patron ya ben bile sıkıldım

*: ...


______________________________________

*: Bitirin işlerini. Hızlı ve sessizce olsun!

.
.
.

*: İyiliğinde bu kadarı ya hahahaha.



BÖLÜM SONU
Pages: [1] 2 3 ... 10